Zambrotta Milan'da!

(31 Mayıs 2008 Cumartesi)

2 sezondur Barcelona forması giyen İtalyan bek oyuncusu Zambrotta AC Milan'la anlaştı. Cumartesi günü yapılan açıklamayla tecrübeli oyuncunun İtalya'ya geri döndüğünü duyuran Milan yapılan kontrat hakkında daha fazla detay vermedi

1997-99 yılları arasında Bari'da yıldızı parlayarak dünya futboluna kendini sunma imkanı bulduğu Juventus'a transfer olan ve 2006 yılına kadar Siyah-beyazlı formayı giyen 31 yaşındaki oyuncu Serie A'ya geri döndü.

Torino ekibiyle İtalyan futbolunu sarsan şike skandalı sonrasında 2006 yazında yollarını ayıran Zambrotta Barcelona'ya imza atmıştı ve Katalan ekibinde düzenli olarak forma giymişti.

71 kez milli olan ve 2 gol kaydeden Zambrotta 2006 yılında ülkesi ile Dünya Kupası'nı da kaldırmıştı. Tecrübeli bek, pazartesi günü İtalya Milli Takımı ile 7-29 Haziran tarihleri arasında düzenlenecek olan Euro 2008 finalleri için Avusturya'ya uçacak.

Zambrotta sezon sonunda Brezilyalı bekler Cafu ve Serginho ile yollarını ayıran Milan'da bu açığı dolduracak.

Posted in Etiketler: , 0 yorum Gönderen 1izlesene zaman: 15:28

 

Trabzonspor'un eski futbolcusu Gürcü asıllı Şota Arvaladze, 3 Haziranda Tiflis'te yapacağı jübile ile aktif futbol hayatına son verecek

İspanya ligi takımlarından Levante'de forma giyen 35 yaşındaki Gürcü futbolcunun, 3 Haziranda Tiflis'te yapacağı jübile ile yeşil sahalara veda etmeye hazırlandığı bildirildi.

Şota'nın ikizi Arçil, yaptığı açıklamada, kardeşinin sağ ayağındaki sakatlık nedeniyle 5 kez ameliyat geçirdiğini ve bu nedenle jübile yapmaya karar verdiğini söyledi.

Arçil, Tiflis'teki Dinamo (Boris Paichadze) stadında 3 Haziranda yapılacak jübile maçının, Gürcistan Milli Takımı ile Şota'nın bugüne kadar birlikte top koşturduğu futbolcu arkadaşlarından oluşan karma takım arasında oynanacağını bildirdi.

Jübile maçına, Trabzonspor yöneticileri ile eski futbolculardan Tolunay ve Ogün başta olmak üzere birçok oyuncuyu davet ettiklerini kaydeden Arçil, Şota'nın jübilesi için Trabzonspor Kulübü'ne sağladığı destekten dolayı da teşekkür etti.

Şota, 1993-1997 yılları arasında Trabzonspor'un formasını giymiş ve Türkiye liginde gol krallığını da elde etmişti.

Posted in Etiketler: , , , 0 yorum Gönderen 1izlesene zaman: 07:54

 

Tatilini Bodrum´da geçiren Baki geceleri soluğu barlarda alıyor. Ama bayan hayranları peşini bırakmıyor

Baki Mercimek, tatilini geçirmek üzere Muğla'nın Bodrum ilçesine geldi.Gumbet beldesinde Barlar sokağı olarak bilinen Ayaz Caddesindeki bir barda arkadaşlarıyla eğlenen futbolcuya, hayranları yoğun ilgi gösterdi. Barda bira içen Baki'ye ilgi gösterenler arasında birçok genç kız da vardı. Baki Mercimek Ayaz caddesinde bir süre gezdikten sonra oteline döndü.




Posted in Etiketler: , , , 0 yorum Gönderen 1izlesene zaman: 03:23

 

“Neden spor spikerliği?” Bu soruyu çok garipsediğini söylüyor Arslaner: “Neden doktorluk ya da neden avukatlık diye soranı hiç görmedim” diyor

O ne mi yapıyor? TRT radyolarında 1998 yılından bu yana futbol maçlarını anlatıyor. Adanalı olan Semahat Hanım’ın küçüklük hayali imiş spiker olmak ve bu hayalini de sonunda gerçekleştirmiş. Hem de 25-30 bin kişinin içinden sıyrılarak... Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi İktisat bölümü mezunu, daha önce Kanal D, Eko TV, Hür Fm, Radyo Foreks, Radyo D’de spor editörlüğü ve programlar, Fanatik Gazetesi’nde köşe yazarlığı yapmış. Bu mesleği tercih ettiğinde kendisine neredeyse herkes tek bir soru soruyormuş: “Neden spor spikerliği?” Bu soruyu çok garipsediğini söylüyor Arslaner: “Neden doktorluk ya da neden avukatlık diye soranı hiç görmedim” diyor. Semahat Hanım, 10 yıllık evli. Eşi de kendisi gibi futbola gönül vermiş bir isim: Ahmet Arslaner. Daha önce Vanspor, Kocaelispor, Şekerspor, Zeytinburnuspor, Mersin İdman Yurdu ve Elazığspor’da top koşturan Ahmet Arslaner, şimdi ise sıkı bir şekilde teknik direktörlük eğitimi alıyor.

Maç spikerliği yapmaya nasıl başladınız?
Özel kanallarda spor muhabirliği ve spor programları yaptıktan sonra 1998 yılında TRT’nin açtığı sınavla, üç erkek arkadaşımla birlikte spor spikeri olarak göreve başladım. O tarihten bu yana aralıklı olarak maç anlatıyorum. İlk yıllarda dakika skor vererek başladığım anlatımlara hayati bir ameliyat ve doğum nedeniyle ara vermek zorunda kaldım. Şimdi aralıksız olarak maç anlatıyorum. Yedi yaşımda planlamıştım maç anlatmayı. Hafta sonları büyük zevkle dinlerdim radyodan maçları. Televizyonda spor haberlerini sunuyorum ama radyoda maç anlatmak çok özel benim için. Çünkü dinleyenlerin gözü kulağı oluyorsunuz. Kendi kurduğunuz cümlelerle dinleyicilere hitap ediyorsunuz, elinizdeki hazır metinlerle değil.

İnsanlar kadın bir spikerin maç anlatmasını kabullendi mi?
Beni gördüklerinde ya da dinlediklerinde futbolun “show business” olduğu ayrımına biraz daha fazla varıyorlar sanırım. Dünyanın en önemli endüstrilerinden biri olan futbolun para, hırs, şiddet ve holiganizmden sıyrılması gerektiğini düşünüyorum. Beni stadyumda gördüklerinde veya maç anlatırken dinlediklerinde, tebessümle karşılamaları onları gerginlikten uzaklaştırıyor. Kabullendiklerini ve takdir ettiklerini birebir görüyorum ve mutlu oluyorum.

Televizyonda da maç anlatıyor musunuz?
Bir keresinde bülten öncesine yetişmediği için stüdyodan özet görüntüleri canlı anlatmıştım. Radyoda yaptığınız anlatım televizyondakine oranla çok daha zordur. Televizyonda ayrıntılı anlatmanıza gerek kalmaz, hatta çok konuşmak itici olabilir. Ama radyoda topun oynandığı yeri, futbolcuların konumlarını, isimleri düzgün cümlelerle anlatmak, dinleyicinin zihninde görüntülemek zorundasınız.

Diğer spikerleri nasıl buluyorsunuz?
Açık söylemem gerekirse TRT spikerlerinin anlatımlarını çok beğeniyorum. Çalıştığım kurum olduğu için değil genel görüş de bu zaten. Düzeyli buluyorum. Rahat anlatıyor olmak, boş konuşmak demek değildir. Gereksiz konuşma, hata yapma ve dolayısıyla saygısızlığı da beraberinde getirir. Bazı özel kanallarda maçı sadece “izliyorum”.

Erkek spikerlerin çoğu maç anlatırken, aralara futbolcu ile ilgili bilgiler de ekliyor. Siz de böyle bilgiler veriyor musunuz dinleyicinize?
Eğer futbolcuyla ilgili bilgi verilecekse uygun bir zaman seçilmeli. Pozisyon heyecanlı bir şekilde devam ederken bırakın sevdiği yemeği, futbolla ilgili özellikleri bile anlatılmaz.

Bugüne kadar size gelen en garip ya da en komik eleştiri neydi?
Eleştiri değil de “neden spor spikerliği” ya da “neden spor” dediklerinde garipsiyorum. “Neden doktorluk” ya da “neden avukatlık” diye soranı hiç görmedim.

Maç anlatırken kullandığınız size özel kelimeler var mı?
Belki daha sonra gelişebilir ama şimdi çok özenle seçiyorum kullandığım kelimeleri.

Hiç kendinizi kaptırıp ağzınızdan kaçırdığınız bir cümle oldu mu?
Öyle kötü bir kelime ya da cümle yok, ama bazen cümleye başladığımda sonunu ben de bilmiyorum. Merakla bekliyorum finalde ne söyleyeceğim diye.

Bazen futbolcuların adını hatırlayamıyorum

Hedefiniz nedir?
Öncelikle işimi en iyi şekilde yapmak. Daha ileride eşimin teknik direktörlüğünü yaptığı bir takımın başkanı olmak isterim. Başarısız olursa işine son veririm. Şaka bir yana Türkiye’de teknik direktörlere ve bazıları hariç futbolculara haksızlık edildiğini düşünüyorum. Türkiye’ye gelen bazı stratejik isimlerin Türk futboluna ivme kazandırdığını inkâr etmek imkansız. Ama gelen her yabancının da aynı etkiyi göstermesini beklemek biraz saflık olur.

En çok hangi maçı anlatmak isterdiniz?
Eşimin Kocaelispor’da futbolcuyken Beşiktaş ile oynadığı Türkiye kupası finalini anlatmak istemiştim. Kupayı kazanmışlardı. Bundan sonra ise Türk Milli takımı ya da Türkiye’den bir takımın finalini oynadığı bir uluslararası karşılaşmayı anlatmak isterim.

Önümüzdeki Avrupa Şampiyonası’nda oynanacak Türkiye maçlarını sizce kim anlatmalı?
TRT spikerleri. Öyle bir çalışma ve hazırlık var zaten.

En sevmediğiniz spiker klişeleri nedir?
Tek bir klişe var: “Neden olmasın.” Aciz, çaresiz ve kendine güvensiz bir ifade.
n Maç sırasında futbolculardan adını hatırlayamadığınız oluyor mu?
Oluyor. 3-5 dakika sonra böyle bir sorun kalmıyor. Saç stilleri, boyları, koşu stilleri çok belirleyici oluyor. Ben ilk önce saçlarına bakıyorum. Çok sık değiştirmeseler çok memnun olurum.

Maç anlatırken verdiğiniz tepkilerden hiç sevmediğiniz var mı?
Sevmediğim şeyleri yapmam. O an için hoşlanmadığım bir şey söylediysem bile tekrarlamam. Bazen bir kelime takılır dilinize farkında olmadan tekrarlarsınız. Böyle durumlarda derin bir nefes alıp zihnimi tazelemeye çalışırım.

Programda tanışıp evlendiler
TRT’ye geçmeden önce yaptığı programların birine eşini de şans eseri davet etmiş Semahat Arslaner. O zamanlar Ahmet Arslaner Zeytinburnuspor’daymış. Program sonrasında gelişen olayları şöyle anlatıyor Semahat Hanım: “O yıl Galatasaray şampiyon oluyordu, Zeytinburnu’da düşüyordu ligden. İki takımdan da sporcu çağırdım. Okan Buruk ve Ahmet geldi. Programdan üç ay sonra Ahmet aradı ”Bir yemek yiyelim mi“ diye. Ben istemedim. Ama sonrasında ısrarına dayanamayıp ”Karşıda büfe var, sandviç yiyebiliriz“ dedim. Klasik bir futbolcu değil Ahmet. Ben kesinlikle olmaz, arkadaşlık dahi yapmam diyordum. Siz futbolu işiniz olarak görüyorsanız, o gözle bakmamanız gerekiyor. Ama Ahmet, çok mantıklı, efendi bir insan. Onun güzel hareketleri sonucunda da 6 ay sonra evlendik.” 10 yıllık evli olan çift, evliliklerinin 8 yılını işleri nedeniyle ayrı geçirmek zorunda kalmış. Şimdi ise Ahmet Arslaner’in teknik direktörlük eğitimi nedeniyle yine ayrılar.

Posted in Etiketler: , , 2 yorum Gönderen 1izlesene zaman: 03:16

 

EURO 2008 maçlarını yayınlayacak olan ATV´de spikerler belli oldu. Goaltr´nin edindiği bilgilere göre ATV TRT ile anlaştı ve 3 spikeri özel izinle bünyesine kattı.

ATV TRT'den Kerem Öncel, Yalçın Çetin ve Erdoğan Arıkan ile anlaştı. ATV'nin bir diğer transferi de Lig Radyo'dan Cüneyt Ersan oldu.

Fakat eleme maçlarını anlatan TV 8'den Fikret Engin'in durumu henüz belli olmadı. Maçları yayınlayacak bir diğer kanal olan LİG TV'de ise maçları Öztürk Pekin, Melih Şendil, Melih Gümüşbıçak ve Onur Şahin anlatacak.

Posted in Etiketler: , , , , , , , , 1 yorum Gönderen 1izlesene zaman: 03:04

 

Brezilyalı yıldız katıldığı radyo programında Suudi Arabistan’dan inanılmaz bir teklif aldığını ve Müslüman bir ülkede oynamanın kendisini çok cezbettiğini ve İslam dinine karşı bir sempatisi olduğunu söyledi.

Barcelona forması altında sayısız başarılara imza atan ancak bu yıl teknik direktör Rijkaard’la arası açılan ve kötü bir sezon geçirerek takımdan ayrılma kararı alan Ronaldinho, İspanya’da bir radyo programına katıldı.

Brezilyalı yıldız katıldığı radyo programında Suudi Arabistan’dan inanılmaz bir teklif aldığını ve Müslüman bir ülkede oynamanın kendisini çok cezbettiğini ve İslam dinine karşı bir sempatisi olduğunu söyledi.

Bir süredir İslam dinini takip ettiğini de belirten top cambazı, “Müslüman bir ülkeye gidersem kimse şaşırmasın” dedi. Ronaldinho’nun bu açıklamalarının ardından dinini değiştirerek Müslüman olabileceği, bu doğrultuda Müslüman bir ülke olan Türkiye’de de forma giyebileceği konuşuluyor. Brezilyalı oyuncu ayrıca Milan’a gitmeyi istemediğini de sözlerine ekledi.

Posted in Etiketler: , , , 0 yorum Gönderen 1izlesene zaman: 02:42

 

Liverpool teknik direktörü Rafael Benitez’in Bayern Münihli kanat oyuncusu Franck Ribery için rekor bir teklif sunmaya hazırlandığı bildirildi.

Fransa milli takımında da forma giyen Ribery, Haziran ayında başlayacak olan EURO 2008’de Fransa’nın yıldızı olarak gösteriliyor. Ribery, geçen yaz Bavyera temsilcisine transfer olduğundan beri adeta super yıldızlığını ilan etti.

25 yaşındaki futbolcu Cristiano Ronaldo ve Lionel Messi gibi isimlerle birlikte dünyanın en iyi kanat oyuncusu olarak gösteriliyor. Bayern’de gösterdiği performansla Avrupa’nın önde gelen kulüplerinin dikkatini çeken Ribery için Liverpool atağa kalktı ve yaklaşık 25 milyon Avroluk teklife hazırlanıyor.  

Atak hattını güçlendirmek isteyen Benitez birçok oyuncuyla ilgileniyor. Bunların başında La Liga’nın yıldızları Maxi Rodriguez ve Albert Riera var. Ribery’nin sağ kanattaki oyun tarzı şüphesiz Benitez’i oldukça etkiliyor. Fransız yıldız, Bayern’de golcü Luca Toniyle olan uyumuyla bu sezon adeta yıldız gibi parlamıştı.

Benitez, Fernando Torres’in üzerine bir oyun kurmak istiyor ve Ribery’nin Hollandalı genç oyuncu Ryan Babel ve kaptan Steven Gerrard’ın yanına gelmesi Kırmızılıların 4-2-3-1 lik oyun düzenine büyük katkı sağlayacak.

Bir dönem Galatasaray’da da oynayan ve sarı kırmızılılardan olaylı bir şekilde ayrılan oyuncu için Bayern Münih 20 milyon avro ödemişti. Rafa Benitez, Fransız oyuncuyu transfer etmek için bu fiyatın üstüne çıkması gerektiğini de biliyor.

Posted in Etiketler: , , , 0 yorum Gönderen 1izlesene zaman: 02:03

 

Galatasaray ile yollarını ayıracak olan Hakan Şükür'e, Azerbaycan'ın Hazar-Lenkeran Kulübü, transfer teklifinde bulundu.


Azerbaycan'ın Hazar-Lenkeran Kulübü, Galatasaraylı milli futbolcu Hakan Şükür'e transfer teklifinde bulunduğunu açıkladı.


 


Merkezi Bakü'de bulunan Trend Haber Ajansı'nın haberine göre, kulüp yöneticileri önümüzdeki mevsim kariyerini Azerbaycan Birinci Ligi'nde sürdürmesi için Hakan Şükür ile görüşmelere başladıklarını duyurdu.


 


Haberde, Hazar-Lenkeran Kulübü yöneticilerinin, Galatasaray ile sözleşmesi sona eren Hakan Şükür'ün tekliflerini kabul edebileceğini söyledikleri belirtildi.


 


Ülkenin önde gelen futbol kulüpleri arasında yer alan Hazar-Lenkaran, 3 yıl önce Oktay Derelioğlu'nu transfer etmiş, bir süre Bakü'de top koşturan Derelioğlu daha sonra ayrılmıştı.


 


Hakan Şükür'e Katar gibi bazı ülkelerden ciddi sayılabilecek teklifler geldiğini söyleyen spor gözlemcileri ise, benzeri bir rakam önerilmesi durumunda Şükür'ün Azerbaycan'ı tercih edebileceğini ifade ediyor.


 


Öte yandan, Azerbaycan Birinci Ligi'ndeki önde gelen takımlardan Neftçi de, Türkiye, Ukrayna ve Rusya'dan oyuncu tranfer etmek için çalışmalara başladıklarını bildirdi.


 


Neftçi Kulübü Başkan Yardımcısı Ramin Musayev, açıklamasında esas olarak hücum oyuncularına ihtiyaçlarının olduğunu belirterek, halen Bulgaristan'dan Marko Dafçev ve Estonya'dan Dimitri Kruglov ile transfer anlaşmaları imzaladıklarını kaydetti.



Posted in Etiketler: , , , 0 yorum Gönderen 1izlesene zaman: 01:57

 

Fenerbahçe Kulübü, İngiltere Premier Ligi takımlarından Newcastle United takımında forma giyen milli futbolcu Emre bonservis konusunda anlaşmaya varıldığını açıkladı.

Kulübün resmi televizyonu FB TV'de yapılan açıklamada, Emre Belözoğlu'nun bonservisi konusunda Newcastle United ile anlaşmaya varıldığı belirtilerek, ''Emre için milli futbolcunun menajeri Ahmet Bulut ile görüşmeler başlatılmıştır'' denildi.

Emre'nin, Fenerbahçe'den her yıl için 3.5 milyon EURO alacağı öğrenilirken, milli futbolcunun kulübüne ise bonservis bedeli olarak 5 milyon EURO ödeneceği belirtildi.

Posted in Etiketler: , , , , 0 yorum Gönderen 1izlesene zaman: 01:51

 



EURO 2008 öncesinde hazırlıklarını sürdüren İsviçre, Liechtenstein'ı rahat bir oyunla 3-0 mağlup etti.

Alex Frei karşılaşmada attığı 2 golle, İsviçre'de en fazla golcü ünvanını elde etti.

28 yaşındaki oyuncu,23. dakikada Peter Jehle'yi kafa vuruşu ile mağlup ederek Kubilay Türkyılmaz'ın 34 gollük rekorunu ortak olurken, Ludovic Magnin'in 31. dakikada geliştirdiği atakla gol rekorunu kırdı.

Johan Volanthen, Frei ve sonradan oyuna giren Hakan Yakın'ın geliştiği pozisyonun ardından, 68. dakikada mücadelenin skorunu belirledi.

EURO 2008'e Avusturya ile evsahipliği yapacak olan İsviçre, güçsüz rakibi karşısında 3 farklı skoru elde ederken, baskılı bir oyun sergilemedi. İlk yarıda misafir ekip Raphael Rohrer'le gole yaklaşasa da bu pozisyonları gole çeviremedi. Çek Cumhuriyeti ile açılış mücadelesinde, sakatlığından dolayı Tranquillo Barnett'in oynamaması bekleniyor.

Posted in Etiketler: , , , , 0 yorum Gönderen 1izlesene zaman: 01:44

 

Milli takım şarkı - Gülben Ergen

(30 Mayıs 2008 Cuma)

[googlevideo=http://video.google.com/videoplay?docid=-6740256555579488162&q=milli+tak%C4%B1m&ei=OnJASIPDFajkiQLbv8CvCQ&hl=En]

Posted in Etiketler: , 2 yorum Gönderen 1izlesene zaman: 14:35

 

A Milli Futbol Takımımız ile İsviçre Milli Takımı arasında yaşanan olayların ardından iki ülke arasında problemler giderilirken, İsviçre basını Fatih Terim ve Tuncay Şanlı için hem övücü hem de çirkin ifadeler kullandı.

Milliyet.com.tr'deki DHA haberinin iddiasına göre Avusturya ile birlikte 2008 Avrupa Futbol Şampiyonası'nın evsahibi olan İsviçre'nin ünlü dergilerinden L'illustré şampiyona özel sayısında, şampiyonaya katılacak tüm takımlara 2 sayfa yer verdi.  

"Tuncay kadın ismiymiş!"

"Dergi Türk milli takımına ayırdığı bölümde çirkin ifadeler kullandı. Dergi bir sayfasında Tuncay Şanlı'nın resmini kullanırken milli futbolcu için "Buldozer" tabirini kullandı, ancak yorumda ise Tuncay isminin kadın ismi olduğunu fakat bu ismi erkeklerinde kullandığını yazarken, ay yıldızlı ekibin en cesur oyuncusu olduğunu belirtti. 

"Terim bir Provakatör"

İkinci sayfada da milli takımlar teknik direktörü Fatih Terim'in küçük bir resmini kullananan dergi başlık olarak ise "Terim bir provakatör" ifadesini kullandı. Yorumda "2005 yılında Dünya Kupası elemelerinde Türkiye ile oynadığımız her iki maçta da Terim'in davranışları ve tavırları sportmenliğe uymadığı gibi, oyuncularını kışkırtması, onun provakatörlüğünün başlıca göstergesidir. Fakat onun futbol bilgisinin tartışılmaz olması da bilinmektedir" ifadelerine yer verildi. Yazıda ayrıca Terim' in Türkiye'de ki lakabının da "İmparator " olduğuna değinildi.

Posted in Etiketler: , , , , , 0 yorum Gönderen 1izlesene zaman: 14:18

 

Forbes Amerika Dergisi, en çok gelir elde eden 30 futbol kulübü arasında yaptığı değerlendirmede, Fenerbahçe'yi "Dünyanın en değerli 27. Kulübü" olarak gösterdi! Dergide sarı-lacivertlilerin başkanı Aziz Yıldırım'la yapılan röportaja da yer verildi!

Türkiye Forbes Dergisi, haziran sayısında "Aziz'in Mucizesi" başlığıyla, Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım'ı kapak yaparken, dergideki "Aziz Yıldırım ve Fenerbahçe" başlıklı haberde, sarı-lacivertli kulübün "dünyanın en değerli 27. kulübü" olduğu kaydedildi.

Dergi haberinde, Forbes Amerika'nın mayıs sayısında, dünyanın en değerli 25 kulübünün belirlendiği belirtilerek, ''Liste, danışmanlık firması Deloitte&Touche'nin, en çok gelir elde eden 30 futbol kulübü verilerine dayanıyor. Dolayısıyla Forbes, 30 kulübü değerlendirmeye almış, ancak sadece 25'ini yayınlamayı yeterli görmüştü. Forbes Amerika, Forbes Türkiye'nin talebi üzerine 30'luk listenin tamamını paylaşmayı ve yayınlamayı kabul etti. Böylece, bundan 10 yıl önce endüstriyel futbolda esamesi okunmayan Fenerbahçe, dünyanın 27. en değerli kulübü olarak kayda geçti'' denildi.

Haberde, Aziz Yıldırım ile yapılan röportaja da yer verilirken, Erol Sabancı'nın, Aziz Yıldırım için ''Keşke benim şirketimde CEO olsa'' dediğinin rivayet edildiği, bununla ilgili Aziz Yıldırım'ın gülerek, ''Ben Fenerbahçe'nin CEO'suyum'' yanıtını verdiği kaydedildi.

Aziz Yıldırım, röportajında ''Beş sene içerisinde 1 milyar dolar bütçe hedefliyoruz. Fenerbahçe'yi daha da büyütmek istiyorsak, kulübü taraftara açmalıyız. Hedef en az 1 milyon üye olmalı. Düşündüğümüz sistemin altyapısı ve bize cesaret veren, taraftar karttır. Şu anda 135 bin taraftar kart üyesi var. Dolayısıyla 1 milyon üye hedefi hayal değil'' diye konuştu.

Aziz Yıldırım, ''Manchester United sürecinde olduğu gibi, bugün biri Fenerbahçe'ye sahip olmak istese ne kadar ödemesi gerekir'' şeklindeki soruya, ''Asla böyle bir şey olamaz. Türkler olarak bizim bazı değerlerimiz var. Tutucu olduğumuz konular var. Bu değerlerin fiyatı yok. Futbol bu değerlerden biri'' dedi.

''Fenerbahçe'nin gelirleri daha nereye kadar gidebilir. Zira 300 milyon YTL'lik devasa gelir artık bir doyuma yaklaşıldığı şüphesi uyandırıyor. Türkiye gerçeğinde üst sınır yok mu?'' sorusuna ''Fenerbahçe halen potansiyelinin yüzde 20'sini kullanıyor'' yanıtını veren Yıldırım, Türkiye'nin Ankara merkezli yarı-liberal devlet yönetiminin, futbol endüstrisini olumsuz etkilediğinin altını çizdi ve kamu eliyle kurulan naklen yayın mantığına da itiraz etti.

Kulübün naklen yayınlardan her yıl kazandığı 16-17 milyon dolardan hoşnut olmayan Aziz Yıldırım, ''Kamu eliyle yapılan mevcut düzenleme yerine, batıdaki gibi, tamamen liberal bir sistem işlese, bu rakamı 50-60 milyon dolara çıkartabiliriz'' dedi.

Fenerbahçe'nin forma gelirlerinin 20 milyon Dolar olduğunu belirten Aziz Yıldırım, bu gelirin yakın gelecekte 2-3 katına çıkacağı iddiasında bulundu.

Şampiyonluk konusunda ise Aziz Yıldırım, ''Sonuçta şampiyon olmak önemli. Bu sene olamadık ama bir sonraki sene olacağız. 10 sene şampiyon olmamak olmaz tabii'' diye görüş belirtti.

Aziz Yıldırım, ''Böyle bir kulübün şimdiden efsaneleşen başkanı olmak nasıl bir duygu?'' sorusunu ''Bu zevki yaşayamıyoruz ki. Her gün problem ve sıkıntı var. Rahat değiliz. Bu yüzden tadına varamadık. Sonunda, bu işi biz başlattığımız için gurur duyacağız'' diye yanıtladı.

Dergide, Fenerbahçe'nin profesyonel futbol takımının yeni sezon transfer bütçesinin 50 milyon Avro olduğu, Aziz Yıldırım'ın prensibinin de ''Kaliteli futbolcularla, iyi futbol oynamak'' olduğu belirtilirken, Yıldırım'ın, ''Avrupa'da başarılı olmamız gerektiğini her zaman dile getiriyoruz. Zaten kaliteli futbolcular başarıyı Avrupa'da yakalamak istiyor'' sözleri de yer aldı.

Posted in Etiketler: , 0 yorum Gönderen 1izlesene zaman: 14:03

 

EURO 2008 hızla yaklaşırken, bazı ilginç rakamlar da ortaya çıkıyor. Turnuva ile ilgili ilginç bilgiler, istatistikler... İsviçre ve Avusturya'da düzenlenecek olan 2008 Avrupa Futbol Şampiyonası'nı rakamlar anlatıyor. İşte bazı ilginç veriler;









































































8.000.000.000EURO 2004'ü TV başından yaklaşık 8 milyar insan takip etti. Bu sayının EURO 2008'de artması muhtemel.TV
1.200.000.000www.euro2008.com 'un 1 milyar 200 milyon sayfa gösterimi yapacağı tahmin ediliyor.İnternet Sitesi
1.050.000EURO 2008 için 1 milyon 50 bin bilet satışa çıktı.Bilet
100.000100 binin üzerinde taraftar, kendi ülkesine ait otobüsün üstüne yazılacak slogan için oy kullandı.İnternet Sitesi
35000EURO 2008 Finalleri için yaklaşık 35 bin akreditasyon yapıldı. Bunların 1600'ü UEFA yetkililerine ait.Akreditasyon
11850Stadyumlarda taraftarlara yiyecek ve içecek sunan büfelerin sayısı.Stadyum
4500EURO 2008 boyunca Avusturya ve İsviçre'de artacak tren seferleri sayısı.Ulaşım
4444Avusturya'da, EURO 2008'de çalışmak için başvuru yapan gönüllü sayısı.Gönüllü
4000EURO 2008'de atılacak her golde UEFA'nın 'Kızılhaç'a yapacağı bağış tutarı.Sosyal yardım
100013 dakikalık açılış seremonisinde görev yapacak insan sayısı.Seremoni
500Her maç, 7 süper slow-motion kamera ve saniyede 500 kare gösterebilen 1 yüksek hızlı kamera kullanılacak.TV
300Taraftarlar için statlara kurulan portatif tuvalet sayısı.Stadyum
78En yaşlı çalışan gönüllü.Gönüllü
23Tüm statlardaki çimin kalınlığı 23 mm olacak.Stadyum

Posted in Etiketler: , , 0 yorum Gönderen 1izlesene zaman: 03:09

 

Teknik direktör Roberto Mancini'nin başkan Massimo Moratti'yle buluştuğunu ancak görevine son verildiği haberlerinin asılsız olduğunu dile getiren Inter, bu açıklamanın üzerinden çok geçmeden teknik direktörleriyle yollarını ayırdıklarını resmen açıkladı!

Inter resmi internet sitesi www.inter.it aracılığıyla yaptığı açıklamada, teknik direktör Roberto Mancini'nin görevine son verdiklerini resmen açıkladı.

Açıklama şöyle:
"FC Internazionale, teknik direktör Roberto Mancini'nin Inter-Liverpool maçından sonra yaptığı açıklamalar nedeniyle kovulduğunu belirtir"

Mancini, Şampiyonlar Ligi'nde Liverpool'a elendikleri karşılaşma sonrasında yaptığı açıklamada, sezon sonunda görevi bırakacağını belirtmiş, ancak bir gün sonra fikrini değiştirmişti.

Inter'den daha önce yapılan açıklamada, İtalyan teknik adamın başkan Massimo Moratti'yle buluştuğunu ancak görevine son verildiği haberlerinin asılsız olduğunu dile getirilmiş, "Başkan Massimo Moratti ve teknik direktör Roberto Mancini arasında tamamen profesyonel bir görüşme yapılmıştır, basında çıkan haberler gerçekleri yansıtmamaktadır" denilmişti.

Posted in Etiketler: , , , , 0 yorum Gönderen 1izlesene zaman: 01:19

 

Euro 2008 öncesi son hazırlık sınavımızı Finlandiya önünde verdik! İlk yarıda atak oynayan, Tuncay'la golü bulan, Mevlüt'le etkili olan ay yıldızlılar, ikinci yarıda vites küçülttü! Bu yarıda, yumuşak karnımızın "savunmamız" olduğu da gözlenirken, perdeyi Semih kapattı.. Haydi hayırlısı..: 2-0

A Milli Futbol Takımımız, Euro 2008 öncesinde oynadığı son hazırlık karşılaşmasında Finlandiya'yı 2-0 mağlup etti. MSV Arena Stadı'nda ilk yarıyı da 1-0 önde kapatan Ay-Yıldızlılarımız'ın golleri 15. dakikada Tuncay Şanlı ve 88. dakikada Semih Şentürk'ten geldi. Gurbetçilerimizin büyük desteği ile maça çok iyi başlayan Milli Takımımız, İsviçre ve Avusturya'nın ortaklaşa düzenleyeceği Avrupa Şampiyonası öncesinde umut verdi.    
İLK GOLÜMÜZ TUNCAY ŞANLI'DAN...
Milli Takımımız'ın, Finlandiya karşısında aradığı golü 15. dakikada buldu. Sağ kanattan hızlı gelişen atağımızda Sabri rakibini şık bir hareketle geçti, ceza sahasına hareketlenen Tuncay'ı iyi gördü, ortasında Tuncay Şanlı topa ayak koydu ve Finlandiya ağlarını sarstı.  1-0.

NÖBETÇİ GOLCÜ İŞ BAŞINDA...
Fenerbahçe'de de sonradan girdiği karşılaşmalarda golünü atan Semih Şentürk, Milli Takım'da da bu alışkanlığını sürdürdü. Maçın 88. dakikasında gelişen atağımızda Kazım Kazım'ın sağ kanattan yaptığı güzel ortaya altı pas içinde ayak koyan Semih, topu ikinci kez Finlandiya ağlarına gönderdi. 2-0.

İLK YARIM SAATTE FIRTINA GİBİ ESTİK...
A Milli Futbol Takımımız, Finlandiya karşısında ilk yarım saatte mükemmel bir oyun ortaya koydu. Rakibini adeta kendi yarı sahasına hapseden ay-yıldızlı takımımız, oynadığı hazırlık maçları içindeki en iyi görüntüyü bu karşılaşmada verdi. Ayağa hızlı paslarla rakip alana geçen Millilerimiz kanatlardan yaptığı bindirmeler ile Finlandiya kalesinde önemli tehlikeler yarattı ve bu pozisyonlardan birinde de Tuncay Şanlı ile golü buldu. Milli Takımımızı daha çok kendi yarı sahasında kabul eden Finlandiya ise kalemize nadir gelse de önemli tehlikeler yarattı. Orta sahamız çalışkan futboluyla dikkat çekerken, savunmamızın zaman zaman hata yaptığı gözlendi.

İKİNCİ YARIDA TEMPO DÜŞTÜ...
Millilerimiz ikinci yarıda, ilk yarıdaki görüntüsünden uzaktı. Daha çok orta saha mücadelesi şeklinde geçen bu yarıda futbolcularımızın fizik olarak oyundan düştüğü gözlendi. Finlandiya ise ikinci yarıda daha çok kalemizde gözüktü, girdikleri pozisyonlarda kalecimiz Volkan yerinde müdahaleleri ile rakibe gol şansı vermedi.

BU KEZ GOL YEMEDİK...
Almanya'da oynadığı ilk iki hazırlık maçında kalesinde gole engel olamayan Milli Takımımız, Finlandiya karşısında 90 dakikayı gol yemeden kapattı. Özellikle kalecimiz Volkan'ın başarılı performansı bu tablonun oluşmasında başrol oynadı. Sakatlık dönemini atlatan Servet karşılaşma boyunca görevini tam anlamıyla yerine getirirken, Gökhan Zan kendisine atılan geri paslarda zaman zaman bocaladı.

GURBETÇİLERİMİZDEN BÜYÜK DESTEK...
Milli Takımımızı, Almanya'da oynadığı üçüncü hazırlık maçında da gurbetçilerimiz yalnız bırakmadı. 90 dakika boyunca oyuncularımıza büyük destek veren taraftarlarımız, MSV Arena Stadı'nı kırmızı-beyaz bayraklarımızla süsledi.

PORTEKİZ KARŞISINDAKİ 11 SAHADA...
Finlandiya karşısına, Portekiz maçında sahaya süreceği 11 ile çıkacağını söyleyen Teknik Direktörümüz Fatih Terim, ileri ikilide Mevlüt ve Nihat Kahveci'ye şans verdi. Kalede Volkan, savunmada da beklendiği gibi Servet, Gökhan Zan, Sabri ve Hakan Balta dörtlüsüne yer veren Terim, orta sahayı ise Tuncay, Aurelio, Emre Belözoğlu ve Hamit dörtlüsünden oluşturdu.

MEVLÜT GÖZ DOLDURDU...
Fransa ligi takımlarından Schoux'ta forma giyen milli oyuncumuz Mevlüt Erdinç, Finlandiya karşısında çok etkili oynadı. Güçlü fiziği ve attığı deparlar ile sivrilen genç oyuncu, Euro 2008 öncesinde Fatih Terim'in yüzünü güldürdü. Özellikle ilk yarıda Finlandiya kalesini attığı şutlar ile bunaltan Mevlüt, taraftarlarımızdan da büyük destek gördü. Golcü oyuncumuz karşılaşmanın 75. dakikasında yerini Kazım Kazım'a bıraktı.

VOLKAN GÜVEN VERDİ...
Savunmamızın eleştirdiği aldığı şu günlerde, kalecimiz Volkan Demirel yaptığı kurtarışlar ile güven verdi. Nadir ama tehlikeli gelişen Finlandiya ataklarında Volkan rakip forvetlerin amacına ulaşmasına izin vermedi. Milli Takımımız'ın bir diğer sivrilen ismi ise Sabri Sarıoğlu'ydu. Sabri, hem savunmada hem de ofansta çok etkiliydi. Sağ kanattan yaptığı bindirmeler ile arkadaşlarına gol pozisyonları hazırlamaya çalışan Sabri, Tuncay'ın attığı golde de asisti yapan isimdi.

TERİM'DEN 6 DEĞİŞİKLİK...
Euro 2008'deki ilk rakibimiz olan Portekiz karşısında sahaya süreceği 11 ile maça başlayan A Milli Futbol Takımımız'ın Teknik Direktörü Fatih Terim, Finlandiya karşısında 67. dakikaya kadar bu kadroya şans verdi. Terim ilerleyen dakikalarda diğer oyuncularımızı da görmek adına değişikliklere gitti. İlk olarak 67. dakikada golümüzü atan Tuncay Şanlı'nın yerine Arda Turan'ı oyuna alan Terim, sırasıyla 75. dakikada Mevlüt-Kazım, 79. dakikada Hamit-Ayhan, 82. dakikada Nihat-Semih, 87. dakikada Aurelio-Mehmet Topal ve 90. dakikada Emre-Gökdeniz değişikliklerine gitti.

MAÇTAN DAKİKALAR (İLK YARI)
6. dakikada orta sahadan kaptığı topla ceza sahasına sokulan Hamit'in yerden yavaş vuruşunda kaleci topu rahatlıkla kontrol etti. Aynı dakika içerisinde gelişen Finlandiya atağında Vayrynen'in ceza sahası dışından sert şutunda kaleci Volkan topu yumrukla uzaklaştırdı.
9. dakikada Nihat'ın sağdan kullandığı köşe vuruşunda iyi yükselen Servet'in kafa vuruşunda meşin yuvarlak yandan auta gitti.
15. dakikada Sabri'nin sağ kanattan ceza sahasına ortasında Tuncay, düzgün bir vuruşla topu ağlara gönderdi. 1-0
19. dakikada Emre Belözoğlu'nun ceza sahasına gönderdiği uzun topla buluşan Mevlüt'ün sağ çaprazdan yerden vuruşunda kaleci Enckelman, topu son anda kornere çeldi.
23. dakikada sağ çaprazdan ceza sahasına giren Mevlüt'ün sert şutunda kaleci üzerine gelen topu kontrol etti.
25. dakikada rakibinden sıyrıldıktan sonra sağ çaprazdan ceza sahasına giren Mevlüt'ün sert şutunda top kaleciden döndü.
36. dakikada Finlandiya'nın paslaşarak kullandığı kornerde Alexei Eremenko'nun sağ kanattan ceza sahasına yerden ortasında kimsenin dokunamadığı topa arka direkte boş pozisyonda Kuivasto çok kötü vurdu. Top üstten auta gitti.
41. dakikada Vayrynen, Hamit'in müdahalesiyle yerde kaldı. Finlandiya, ceza sahası önünde tehlikeli bir noktadan serbest vuruş kazandı. Serbest vuruşu kullanan Alexei Eremenko'nun vuruşunda kaleci Volkan, topu son anda köşeden çeldi.

MAÇTAN DAKİKALAR (İKİNCİ YARI)
49. dakikada Nihat'ın kullandığı serbest vuruşta top az farkla yandan auta gitti.
62. dakikada gelişen Finlandiya atağında Johansson'un sol kanattan ceza sahasına ortasında ön direkte Forssell'in vuruşunda top az farkla yandan auta gitti.
88. dakikada Arda'nın pasıyla sağ kanatta topla buluşan Kazım'ın ceza sahasına ortasında Semih'in vuruşunda meşin yuvarlak ağlarla buluştu. 2-0

STAT: MSV Arena
HAKEMLER: Thorsten Kinhöfer, Detlef Scheppe, Christian Fischer  (Almanya)
TÜRKİYE: Volkan, Sabri, Gökhan Zan, Servet, Hakan Balta, Hamit  (Ayhan dk. 79), Mehmet Aurelio  (Mehmet Topal dk. 87), Emre Belözoğlu  (Gökdeniz dk. 90), Tuncay  (Arda dk. 67), Nihat  (Semih dk. 82), Mevlüt  (Kazım dk. 75)
YEDEKLER: Rüştü, Tolga, Tümer, Uğur, Emre Güngör
TEKNİK DİREKTÖR: Fatih Terim
FİNLANDİYA: Enckelman  (Frederikson dk. 46), Kallio  (Moisander dk. 81), Pasoja  (Lampi dk. 53), Kuivasto, Nyman, Vayrynen, Roman Eremenko, Heikkinen  (Johansson dk. 61), Forssell  (Berat Sadık dk. 78), Aleei Eremenko  (Litmanen dk. 60), Kolkka 
YEDEKLER: Maenpaa, Sauso, Sparu, Hamalainen
TEKNİK DİREKTÖR: Stuart Bater
GOLLER: Tuncay (dk. 15), Semih (dk. 88)
SARI KART: Tuncay (Türkiye)

Posted in Etiketler: , , 0 yorum Gönderen 1izlesene zaman: 13:34

 

Premier League'deki ilk sezonunda Middlesbrough formasıyla 8 gole imza atan milli futbolcumuz Tuncay Şanlı'nın Aralık ayında Derby County'ye attığı gol ayın golü seçilirken, Tuncay şimdi de yılın golü ödülüne aday! İşte tüm adaylar ve Tuncay'ın harika golü!

BBC'nin Premier League'de her ay atılan en güzel golü seçtiği "Ayın Golü" yarışmasında Aralık ayının en güzel golüne imza atan Middlesbrough forması giyen milli oyuncumuz Tuncay Şanlı, BBC'de cumartesi akşamları yayınlanan "Match of the Day" programının Sezonun Golü ödülünün adaylarından biri oldu.

15 Aralık 2007 tarihinde Derby County deplasmanında, Stewart Downing'in sol kanattan yaptığı ortaya gelişine sol ayağıyla harika bir vole vuran Tuncay Şanlı Aralık ayının en güzel golünü atmıştı.

İşte Premier League'de ayın golleri ve "Sezonun Golü" ödülü adayları:
Charles N'Zogbia (Newcastle United)
Middlesbrough-NEWCASTLE -26 Ağustos 2007

Emmanuel Adebayor'un 2. golü (Arsenal)
Tottenham v ARSENAL -15 Eylül 2007

Carlos Tevez'in ilk golü (Manchester United)
MAN UTD v Middlesbrough -27 Ekim 2007

Luke Young (Middlesbrough)
MIDDLESBROUGH v Tottenham -3 Kasım 2007

TUNCAY ŞANLI (Middlesbrough)
Derby v MIDDLESBROUGH -15 Aralık 2007

Cristiano Ronaldo (Manchester United)
MAN UTD v Portsmouth -30 Ocak 2008

Daryl Murphy (Sunderland)
SUNDERLAND v Wigan -9 Şubat 2008

Cristiano Ronaldo (Manchester United)
MAN UTD v Aston Villa -29 Mart 2008

Stiliyan Petrov (Aston Villa)
Derby v ASTON VILLA -12 Nisan 2008

Fabio Rochemback (Middlesbrough)
MIDDLESBROUGH v Man City -11 Mayıs 2008

Posted in Etiketler: , , , 0 yorum Gönderen 1izlesene zaman: 11:31

 



Selçuk İnan'ın açıklaması:
"Benim Manisaspor'da büyük takıma gitmek gibi bir hedefim vardı. Trabzonspor'a geldim. Artık büyük takıma gitme hedefim yok. Çünkü Trabzon'dan büyüğü yok. Çok mutluyum, isteyerek geldim. Allah'a çok şükür ki geldim. Trabzon'a gelmeyi çok istiyordum, beni Çanakkale'den Manisa'ya beni alanda Ersun hocaydı. Oraya gitmemdeki en büyük pay Ersun hocaya ait. Bende başarıya açım Trabzonspor'da başarıya aç o nedenle Trabzonspor'a gelmeyi çok istiyordum"
"15 yaşıma kadar Karahisarspor'da oynadım. Daha sonra Çanakkale'ye gittim, Çanakkale'de 5,5 yıl oynadım, ondan sonra Manisaspor'a geldim 2.5 yıl oynadım ve şimdi Allah'ın izni ile Trabzonspor'a geliyorum"
"Genç Milli 100'e yakın olmuştur tam hatırlamıyorum, Ümit Milli'de 10-15 kere oynadım, A Milli'de 3 kere gittim 1 kere milli oldum. Ailemde benden başka sporla ilgilenen yok. Formayı kapmak için iyi olmak ve çok çalışmak gerekiyor. Formayı giyebilmek herkesin ortak isteği, kim hocanın dedikleri daha iyi yapıp yerine getirirse formayı o hak eder. Formanın hiçbir garantisi yok. Şu anda ki tek hedefim sadece Trabzonspor'da başarılı olmak. Benim öyle büyük takıma gitmek gibi bir hedefim yok. Manisaspor'da oynarken vardı ama artık yok. Şimdi sadece hedef şampiyonluk, başka bir şey yok"
"Zidane hoşuma gidiyordu ama o artık futbolu bıraktı. Ben onu beğeniyorum. Birçok eksiğim vardır mutlaka hiçbir futbolcu tam değildir. Hocalar eksiğimizi görür ve o eksiğimiz ne ise o yönde çalıştırır. Ben seyirciye karşı bir şeyim yok. Ne yapsa haklıdır seyirci, tabii ki eleştirecektir bu her yerde var ama Trabzon'da bu biraz daha fazla sanırım ama ben hazırlıklıyım. Trabzonla ilgili çok fazla bilgim yok. Sadece iki üç kere gidip gezmişliğim var. Güzel bir şehir biraz küçük ama güzel bir yer. Gelince tanıyacağız. Yok evli değilim bekarım"

Posted in Etiketler: , , , , 0 yorum Gönderen 1izlesene zaman: 07:36

 





Posted in Etiketler: , , , 0 yorum Gönderen 1izlesene zaman: 04:28

 

[googlevideo=http://video.google.com/videoplay?docid=-171310464328827225&q=komik+futbol&ei=LX4-SNefHJD-iQKH94j2Aw]

Posted in Etiketler: , , 0 yorum Gönderen 1izlesene zaman: 03:01

 

İşte 16 Milli takımın Euro 2008 kadrosu!

(28 Mayıs 2008 Çarşamba)

16 takımın da kadrosu burada! Avusturya ve İsviçre'nin ortaklaşa düzenleyeceği 2008 Avrupa Futbol Şampiyonası için toplanan aday kadrolar artık yerini resmi kadrolara bıraktı! Teknik direktörler gerek idmanda, gerekse hazırlık maçlarında oyuncuların performanslarını gördü ve kararlarını verdi... Avusturya ve İsviçre'de düzenlenecek olan finallerde bu isimler meydana çıkacak, takımlarını bu isimler zafere taşımaya çalışacak!

İşte takımların 23 kişilik kadroları;

A GRUBU

** ÇEK CUMHURİYETİ (Teknik direktör: Karel Bruckner)

Kaleci:
Jaromir Blazek (FC Nurnberg), Petr Cech (Chelsea), Daniel Zitka (Anderlecht)

Defans: Zdenek Grygera (Juventus), Marek Jankulovski (Milan), Michal Kadlec (Sparta Prag), Radoslav Kovac (Spartak Moskova), Zdenek Pospech (FC Kopenhag), David Rozehnal (Lazio), Tomas Sivok (Sparta Prag), Tomas Ujfalusi (Fiorentina)

Orta Saha: Tomas Galasek (FC Nurnberg), David Jarolim (Hamburg), Marek Matejovsky (Reading), Jaroslav Plasil (Osasuna), Jan Polak (Anderlecht), Daniel Pudil (Slavia Prag), Libor Sionko (FC Kopenhag), Stanislav Vlcek (Anderlecht)

Forvet: Milan Baros (Portsmouth), Martin Fenin (Eintracht Frankfurt), Jan Koller (FC Nurnberg), Vaclav Sverkos (B.Ostrava)

** PORTEKİZ (Teknik direktör: Luiz Felipe Scolari)

Kaleci: Ricardo (Real Betis), Quim (Benfica), Rui Patricio (Sporting Lizbon)

Defans: Ricardo Carvalho (Chelsea), Pepe (Real Madrid), Bruno Alves (Porto), Fernando Meira (Stuttgart), Jose Bosingwa (Porto), Paulo Ferreira (Chelsea), Miguel (Valencia), Jorge Ribeiro (Boavista)

Orta Saha: Petit (Benfica), Miguel Veloso (Sporting Lizbon), Raul Meireles (Porto), Joao Moutinho (Sporting Lizbon), Deco (Barcelona)

Forvet: Cristiano Ronaldo (Manchester United), Nani (Manchester United), Ricardo Quaresma (Porto), Simao Sabrosa (Atletico Madrid) Nuno Gomes (Benfica), Hugo Almeida (Werder Bremen), Helder Postiga (Panathinaikos)

** İSVİÇRE (Teknik direktör: Jakob Kuhn)

Kaleci: Diego Benaglio (Wolfsburg), Pascal Zuberbuehler (Neuchatel Xamax), Eldin Jakupovic (Grasshoppers)

Defans: Valon Behrami (Lazio), Philipp Degen (Borussia Dortmund), Johan Djourou (Arsenal), Stephane Grichting (Auxerre), Stephan Lichtsteiner (Lille), Ludovic Magnin (Stuttgart), Patrick Muller (Olimpik Lyon), Philippe Senderos (Arsenal), Christoph Spycher (Eintracht Frankfurt)

Orta Saha: Tranquillo Barnetta (Bayer Leverkusen), Ricardo Cabanas (Grasshoppers), Gelson Fernandes (Manchester City), Daniel Gygax (Metz), Benjamin Huggel (Basel), Gokhan Inler (Udinese), Hakan Yakin (Young Boys), Johan Vonlanthen (Red Bull Salzburg)

Forvet: Eren Derdiyok (Basel), Marco Streller (Basel), Alexander Frei (Borussia Dortmund)

** TÜRKİYE (Teknik direktör: Fatih Terim)

Kaleci: Volkan Demirel (Fenerbahçe), Rüştü Reçber (Beşiktaş), Tolga Zengin (Trabzonspor)

Defans: Sabri Sarıoğlu (Galatasaray), Gökhan Zan (Beşiktaş), Emre Aşık (Ankaraspor), Servet Çetin (Galatasaray), Hakan Kadir Balta (Galatasaray), Uğur Boral (Fenerbahçe), Emre Güngör (Galatasaray)

Orta Saha: Mehmet Aurelio (Fenerbahçe), Mehmet Topal (Galatasaray), Emre Belözoğlu (Newcastle United), Tümer Metin (Larissa), Hamit Altıntop (Bayern Münih), Ayhan Akman (Galatasaray), Arda Turan (Galatasaray), Tuncay Şanlı (Middlesbrough), Kazım Kazım (Fenerbahçe), Gökdeniz Karadeniz (Rubin Kazan)

Forvet: Nihat Kahveci (Villarreal), Semih Şentürk (Fenerbahçe), Mevlüt Erdinç (Sochaux)

B GRUBU

** AVUSTURYA (Teknik direktör: Josef Hickersberger)

Kaleci: Alexander Manninger (Siena), Juergen Macho (AEK), Ramazan Ozcan (Hoffenheim)

Defans: Gyorgy Garics (Napoli), Ronald Gercaliu (Austria Vien), Martin Hiden (Austria Karnten), Markus Katzer (Rapid Vien), Juergen Patocka (Rapid Vien), Emanuel Pogatetz (Middlesbrough), Sebastian Prodl (Sturm Graz), Martin Stranzl (Spartak Moskova)

Orta Saha: Rene Aufhauser (Red Bull Salzburg), Christian Fuchs (Mattersburg), Andreas Ivanschitz (Panathinaikos), Umit Korkmaz (Rapid Vien), Christoph Leitgeb (Red Bull Salzburg), Jurgen Saumel (Sturm Graz), Joachim Standfest (Austria Vien), Ivica Vastic (LASK Linz)

Forvet: Erwin Hoffer (Rapid Vien), Roman Kienast (Ham- Kam), Roland Linz (Braga), Martin Harnik (Werder Bremen)

** ALMANYA (Teknik direktör: Joachim Löw)

Kaleci: Jens Lehmann (Arsenal), Robert Enke (Hannover), Renè Adler (Bayer Leverkusen)

Defans: Arne Friedrich (Hertha Berlin), Clemens Fritz (Werder Bremen) Marcell Jansen (Bayern Munih), Philipp Lahm (Bayern Munih), Per Mertesacker (Werder Bremen), Christoph Metzelder (Real Madrid), Heiko Westermann (Schalke)

Orta Saha: Michael Ballack (Chelsea), Tim Borowski (Werder Bremen), Torsten Frings (Werder Bremen), Thomas Hitzlsperger (Stuttgart), David Odonkor (Real Betis), Simon Rolfes (Bayer Leverkusen), Bastian Schweinsteiger (Bayern Munih), Piotr Trochowski (Hamburg)

Forvet: Mario Gomez (Stuttgart), Miroslav Klose (Bayern Munih), Kevin Kuranyi (Schalke), Oliver Neuville (Borussia Monchengladbach), Lukas Podolski (Bayern Munih)

** POLONYA (Teknik direktör: Leo Beenhakker)

Kaleci: Artur Boruc (Celtic), Lukasz Fabianski (Arsenal), Tomasz Kuszczak (Manchester United)

Defans: Jacek Bak (Austria Vien), Pawel Golanski (Steaua Bükres), Mariusz Jop (FK Moskova), Adam Kokoszka (Wisla Krakow), Marcin Wasilewski (Anderlecht), Jakub Wawrzyniak (Legia Varsova), Michal Zevlakov (Olympiakos)

Orta Saha: Jakub Blaszczykowski (Borussia Dortmund), Dariusz Dudka (Wisla Krakow), Lukasz Gargula (GKS Belchatov), Roger Guerreiro (Legia Varsova), Jacek Krzynowek (Wolfsburg), Mariusz Lewandowski (Shakhtar Donetsk), Rafal Murawski (LP), Michal Pazdan (Gornik Zabrze)

Forvet: Wojciech Lobodzinski (Wisla Krakow), Marek Saganowski (Southampton), Ebi Smolarek (Racing Santander), Tomasz Zahorski (Gornik Zabrze), Maciej Zurawski (Larissa)

** HIRVATİSTAN (Teknik direktör: Slaven Bilic)

Kaleci: Stipe Pletikosa (Spartak Moskova), Vedran Runje (Lens), Mario Galinovic (Panathinaikos)

Defans: Vedran Corluka (Manchester City), Dario Simic (Milan), Robert Kovac (Borussia Dortmund), Josip Simunic (Hertha Berlin), Dario Knezevic (Livorno), Hrvoje Vejic (Tom Tomsk)

Orta Saha: Danijel Pranjic (Heerenveen), Darijo Srna (Shakhtar Donetsk), Niko Kovac (Salzburg), Luka Modric (Dinamo Zagreb/Tottenham), Niko Kranjcar (Portsmouth), Jerko Leko (Monaco), Ivan Rakitic (Schalke), Ognjen Vukojevic (Dinamo Zagreb), Nikola Pokrivac (Monaco)

Forvet: Mladen Petric (Borussia Dortmund), Ivica Olic (Hamburg), Ivan Klasnic (Werder Bremen), Igor Budan (Parma), Nikola Kalinic (Hajduk Split)

C GRUBU

** FRANSA (Teknik direktör: Raymond Domenech)

Kaleci: Gregory Coupet (Lyon), Sebastien Frey (Fiorentina), Steve Mandanda (Marsiglia)

Defans: Eric Abidal (Barcelona), Jean-Alain Boumsong (Lyon), Francois Clerc (Lyon), Patrice Evra (Manchester United), William Gallas (Arsenal), Willy Sagnol (Bayern Munih), Sebastien Squillaci (Lyon), Lilian Thuram (Barcelona)

Orta Saha: Lassana Diarra (Portsmouth), Claude Makelele (Chelsea), Jeremy Toulalan (Lyon), Patrick Vieira (Inter)

Forvet: Nicolas Anelka (Chelsea), Karim Benzema (Lyon), Bafetimbi Gomis (Saint-Etienne), Sidney Govou (Lyon), Thierry Henry (Barcelona), Florent
Malouda (Chelsea), Samir Nasri (Marsiglia), Franck Ribery (Bayern Munih)

** İTALYA (Teknik direktör: Roberto Donadoni)

Kaleciler: Gianluigi Buffon (Juventus), Marco Amelia (Livorno), Morgan De Sanctis (Sevilla)

Defans: Fabio Cannavaro (Real Madrid), Marco Materazzi (Inter Milan), Christian Panucci (AS Roma), Andrea Barzagli (Palermo), Gianluca Zambrotta (Barcelona), Giorgio Chiellini (Juventus), Fabio Grosso (Lyon)

Orta saha: Andrea Pirlo (AC Milan), Gennaro Gattuso (AC Milan), Massimo Ambrosini (AC Milan), Daniele De Rossi (AS Roma), Simone Perrotta (AS Roma), Alberto Aquilani (AS Roma), Mauro Camoranesi (Juventus) 

Forvet: Luca Toni (Bayern Munih), Alessandro Del Piero (Juventus), Antonio Di Natale (Udinese), Marco Borriello (Genoa), Fabio Quagliarella (Udinese), Antonio Cassano (Sampdoria-Real Madrid'den kiralık)
** HOLLANDA (Teknik direktör: Marco Van Basten)

Kaleci: Edwin van der Sar (Manchester United), Maarten Stekelenburg (Ajax), Henk Timmer (Feyenoord)

 



Defans: Wilfred Bouma (Aston Villa), Tim de Cler (Feyenoord), John Heitinga (Ajax), Joris Mathijsen (Hamburg), Mario Melchiot (Wigan), Andre Ooijer (Blackburn)

Orta Saha: Ibrahim Afellay (PSV Eindhoven), Giovanni van Bronckhorst (Feyenoord), Orlando Engelaar (Twente), Nigel de Jong (Hamburg), Wesley Sneijder (Real Madrid), Rafael van der Vaart (Hamburg), Demy de Zeeuw (AZ Alkmaar)

Forvet: Ryan Babel (Liverpool), Klaas-Jan Huntelaar (Ajax), Dirk Kuyt (Liverpool), Ruud van Nistelrooy (Real Madrid), Robin van Persie (Arsenal), Arjen Robben (Real Madrid), Jan Vennegoor of Hesselink (Celtic)

** ROMANYA (Teknik direktör: Victor Piturca)

Kaleci: Bogdan Lobont (Dinamo Bükres), Marius Popa (Poli Timisoara), Eduard Stancioiu (CFR Cluj)

Defans: Cosmin Contra (Getafe), Gabriel Tamas (Auxerre), Dorin Goian (Steaua Bükres), Cristian Chivu (Inter), Razvan Rat (Shakhtar Donetsk), Sorin Ghionea (Steaua Bükres), Cristian Sapunaru (Rapid Bükres), Stefan Radu (Lazio), Cosmin Moti (Dinamo Bükres)

Orta Saha: Florentin Petre (CSKA Sofya), Razvan Cocis (Lokomotiv Moskova), Mirel Radoi (Steaua Bükres), Nicolae Dica (Steaua Bükres), Paul Codrea (Siena), Banel Nicolita (Steaua Bükres), Adrian Cristea (Dinamo Bükres)

Forvet: Adrian Mutu (Fiorentina), Ciprian Marica (Stuttgart), Daniel Niculae (Auxerre), Marius Niculae (Inverness)

D GRUBU

** YUNANİSTAN (Teknik direktör: Otto Rehhagel)

Kaleci: Antonis Nikopolidis (Olympiakos), Konstantinos Chalkias (Aris Saloniki), Alexandros Tzorvas (OFI Creta)

Defans: Giourkas Seitaridis (Atletico Madrid),  Christos Patsatzoglou (Olympiakos), Nikos Spyropoulos (Panathinaikos), Traianos Dellas (AEK),1 Loukas Vyntra (Panathinaikos), Vassilios Torosidis (Olympiakos), Sotirios Kyrgiakos (Eintracht Frankfurt), Ioannis Goumas (Panathinaikos), Paraskevas Antzas (Olympiakos)

Orta Saha: Angelos Basinas (Mallorca),  Stylianos Giannakopoulos (Bolton), Georgios Karagounis (Panathinaikos), Ioannis Amanatidis (Eintracht Frankfurt), Konstantinos Katsouranis (Benfica),  Alexandros Tziolis (Panathinaikos)

Forvet: Georgios Samaras (Celtic),  Angelos Charisteas (FC Nurnberg), Dimitris Salpingidis (Panathinaikos), Theofanis Gekas (Bayer Leverkusen),  Nikolaos Liberopoulos (AEK)

** RUSYA (Teknik direktör: Guus Hiddink)

Kaleci: Igor Akinfeyev (CSKA Moskova), Vyacheslav Malafeyev (Zenit St. Petersburg), Vladimir Gabulov (Amkar Perm)

Defans: Sergei Ignashevich (CSKA Moskova), Alexei Berezutsky (CSKA Moskova), Vasily Berezutsky (CSKA Moskova), Alexander Anyukov (Zenit St. Petersburg), Denis Kolodin (Dynamo Moskova), Renat Yanbayev (Lokomotiv Moskova)

Orta Saha: Diniyar Bilyaletdinov (Lokomotiv Moskova), Yuri Zhirkov (CSKA Moskova), Igor Semshov (Dynamo Moskova), Dmitry Torbinsky (Lokomotiv Moskova), Vladimir Bystrov (Spartak Moskova), Konstantin Zyryanov (Zenit St. Petersburg), Roman Shirokov (Zenit St. Petersburg), Sergei Semak (Rubin Kazan)

Forvet: Andrei Arshavin (Zenit St. Petersburg), Pavel Pogrebnyak (Zenit St. Petersburg), Roman Pavlyuchenko (Spartak Moskova), Dmitry Sychev (Lokomotiv Moskova), Roman Adamov (FK Moskova), Ivan Saenko (FC Nurnberg)

** İSPANYA (Teknik direktör: Luis Aragones)

Kaleci: Iker Casillas (Real Madrid), Jose Manuel Reina (Liverpool), Andres Palop (Sevilla)

Defans: Sergio Ramos (Real Madrid), Carles Puyol (Barcelona), Juanito (Real Betis), Alvaro Arbeloa (Liverpool), Fernando Navarro (Mallorca), Raul Albiol (Valencia), Carlos Marchena (Valencia), Joan Capdevila (Villarreal)

Orta Saha: Cesc Fabregas (Arsenal), Andres Iniesta (Barcelona), Xavi Hernandez (Barcelona), David Silva (Valencia), Santiago Cazorla (Villarreal), Ruben de La Red (Getafe), Xabi Alonso (Liverpool), Marcos Senna (Villarreal)

Forvet: David Villa (Valencia), Sergio Garcia (Saragozza), Fernando Torres (Liverpool), Daniel Guiza (Mallorca)

** İSVEÇ (Teknik direktör: Lars Lagerback)

Kaleci: Andreas Isaksson (Manchester City), Rami Shaaban (Hammarby), Johan Wiland (Elfsborg)

Defans: Olof Mellberg (Aston Villa/Juventus), Petter Hansson (Rennes), Mikael Nilsson (Panathinaikos), Niclas Alexandersson (Goteborg), Andreas Granqvist (Helsingborg), Daniel Majstorovic (Basel), Fredrik Stoor (Rosenborg), Mikael Dorsin (Cluj)

Orta Saha: Tobias Linderoth (Galatasaray), Daniel Andersson (Malmo), Anders Svensson (Elfsborg), Kim Kallstrom (Lyon), Christian Wilhelmsson (Deportivo La Coruna), Fredrik Ljungberg (West Ham), Sebastian Larsson (Birmingham)

Forvet: Zlatan Ibrahimovic (Inter), Johan Elmander (Tolosa), Marcus Allback (FC FC Kopenhag), Markus Rosenberg (Werder Bremen), Henrik Larsson (Helsingborg)

Posted in Etiketler: , , , 0 yorum Gönderen 1izlesene zaman: 14:23

 

ALMANYA’NIN AHMET ÇAKAR’I SÖZÜNDE DURDU!.. AHMET ÇAKAR “BİKİNİ GİYERİM” DEYİP GİYMEDİ AMA ALMAN KULÜP BAŞKANI “TAKIMIM ŞAMPİYON OLSUN G-STRING GİYERİM” DEDİ VE GİYDİ!..



Almanya Üçüncü Ligi takımlarından Oberhausen''de; oyuncular, takımın başkanı Hajo Sommers ile bir iddiaya girdi.


 


Takımın golcüsü Julian Lüttmann şampiyon olacaklarını söylerken, Başkan Hajo Sommers ise takımın şampiyon olması halinde g-string giyip striptiz yapacağını söyledi.


 


Sezon sonunda ligi şampiyon olarak tamamlayan Oberhausen''ın başkanı Hajo Sommers sözünde durarak g-string giymekle kalmadı aynı zamanda takım oyuncularıyla fotoğraf çektirdi.


 


Almanya''da yaşanan bu ilginç olay, Türkiye''de de yakın tarihte yaşanmıştı. Spor yorumcusu Ahmet Çakar, Fenerbahçe''nin Şampiyonlar Ligi''nde İspanyol takımı Sevilla''yı elemesi durumunda bikini giyeceğini söylemiş, sarı lacivertlilerin Sevilla''yı elemesiyle ise bu sözünü sadece program arkadaşlarına karşı yerine getireceğini dile getirmişti.

Posted in Etiketler: , , 0 yorum Gönderen 1izlesene zaman: 14:06

 

Çarşı taraftar grubunun lideri Alan Markaryan, kulübün önüne geçmemek için kendilerini feshettiklerini açıkladı. Böylece dünyada tanınmış en güçlü taraftar topluluklarından birisi kapanmış oldu...

Türk futbolunun tribün tarihinde bir devir kapandı...  


Coşkusu, tezahüratları ve takımına verdiği destekle dünya çapında ün yapan Beşiktaş'ın taraftar grubu 'Çarşı', kendini feshettiğini açıkladı.  


Beşiktaş Kültür Merkezi'nde Çarşı grubu için yapılan 'Asi Ruh' belgelisinin galasında konuşan, grubun lideri Alen Markaryan, Çarşı'nın kendini feshettiğini ve artık 'Çarşı' diye bir grup olmadığını açıkladı.  


Çarşı'nın Beşiktaş Kulübü'nün önüne geçtiği eleştirilerinden yakınan Markaryan, hiç bir şeyin Beşiktaş'ın üstünde olamayacağını ve kulübe zarar vermemek adına böyle bir karar aldıklarını açıkladı.  


Galada Çarşı grubuna tarihi boyunca önderlik yapmış kişiler kürsüye davet edilirken, karar açıklandıktan sonra salondan tepki sesleri ve karara itirazlar yükselmesi dikkat çekti.   Beşiktaş ve Türk futbolu adına en önemli tribün gruplarından olan Çarşı'nın, isim değiştirip değiştirmeyeceği ya da tavrının ne olacağı önümüzdeki günlerde bir hayli konuşulacağa benziyor.


ÇARŞIDAN:


Çeşitli badirelerin, sayısız hüzünlerin ve nice sevinçlerin dışa vurumudur bu film.


Aslında bu film, bir hayatın yollara nasıl aktığının bir belgeselidir de...

Gönül isterdi ki şampiyonlukla kucaklaşılmış bir senede bacak bacak üstüne ataraktan "inanın çocuklar başardık" şarkılarını söyleyerekten ve de şöyle 32 dişimizle gülerekten bir fotoğraf karesinde olalım.

Lakin, çok sakin bir şekilde söyleyelim ki; Beşiktaş Camiası'nı o fotoğraf karesinde buluşturmak istemeyen güçler var.

Amatör ruh, profesyonel düşünce içinde hazırlanmış bu filmde belki birşeyler hissedeceksiniz.

Kıpır kıpır olan yanınıza kulak verin. Çünkü o yanınız size mutlu bir fotoğraf karesinin adresini söyleyecektir.

Beşiktaş'ı yaşamak, Çarşı'yı hissetmek, tutkunlarına bir peri masalı gibidir.

Dinleyenlerine bir zamk gibi yapışan bu aşk yaşayanlarına neler eylemektedir?

Hiç düşündünüz mü?

Devamlı sırtında kamburla dolaşan, ama negatif ama pozitif mutlaka eleştirilen, her daim içine çomak sokulan, dudak dudağa bile hayalken, göz göze sevişmelerine bile ferman çıkartılan bu coğrafyayı...

Hiç düşündünüz mü?

Bağırıyorken de, bağırmıyorken de her şekilde her dönemde para alıyorlar düye suçlanan, seviyesiz muhabbetlerin odak noktası bu haritanın ızdıraplarını hiç düşündünüz mü?

Ve siz "karşı" olmak ne demektir bilir misiniz?

Düşünün bakalım.

Tam 1,5 saatiniz var.

Mahallenin hep kötü çocuğuyduk.

Hep içimizden, gönlümüzden birşeyler katmaya çalıştık.

Ama yalnızca çalıştık.

Zaman denilen amansız girdapla hep dalga geçtik.

Zamanın tümünü Beşiktaş'la geçiren bu kitlenin ne yaptığını "zaman" bile anlayamazdı eminiz.

İyi, kötü, güzel, çirkin, farklı, ayrıcalıklı, hit ve hep bir numara birçok imzamız oldu.

Her şeyi Beşiktaş için yaptığımıza kalıbımızı basardık.

Hala da basarız.

Lakin bunları yaparken,
galiba
sanırım
zannediyorum
ve hissediyorum ki zarar veriyormuşuz.


Şanlı, şerefli camiamızı rahatsız etmeye başladığımızı hissettik sanki. Biz fazlaysak, biz birilerinin adamıysak, biz Beşiktaş'sız bir hayat yaşamaya başlamışsak ve biz zarar veriyorsak hemen gidebilirdik.

Herşey Beşiktaş için değil miydi?

Aslında herşey geçen sene "satılmış Çarşı" diye bağırıldığında başladı.

Yazık kere yazıktı. Tam bırakıyorduk ki...

24 Saat Beşiktaş'ı yaşarken Beşiktaşsızlık nasıl bir duyguydu ki?

Ve biz nereye gidiyorduk?

Dedik ki zamansız ayrılıkları sevmiyoruz, uygun zamanını bulalım öyle terkedelim diyarı.

Ama baktık ki; hakaret almış başını gidiyor ve dayanılmaz bir ızdırap var içimizde ve biz kimin hakaret ettiğini bile göremiyoruz, masket takmış bir sürü insan atıp tutuyor...

Sessizce ve kimsesizce ayrılmak geçti içimizden, hem bu limandan, hem bu can evimizden.

Bu kararı verirken kaburgamızın tam ortasına saplanan bir hain hançeri sizle paylaşmak istiyorum:

"Çarşı Beşiktaş'ın üstüne geçti"

İşte bu halüsülasyon ve sınırı belli olmayan dedikodulardan dolayı...

Beşiktaş neresiydi, Çarşı kimdi? Bu ne yaman çelişkiydi ki...

Şanlı Beşiktaş olmasa Çarşı olurmuydu ki?

Neyse...

İnşallah geriye bayrağı göklerde, şerefi yedi düvelde bir tribün bırakıyoruz. Dinlenmek ve yapılacakları görmek bizim de hakkımız sanırım.

Hakkımız geçtiyse size hakkınızı helal edin.

Biz bizimkileri sizlere helal ediyoruz.

ÇARŞI

Posted in Etiketler: , 6 yorum Gönderen 1izlesene zaman: 09:05

 

2002 Dünya Kupası elemesinde Avustralya, Amerikan-Samoası'na kaç gol attı?
Amerikan Samoası, bu maçta Avustralya'ya 31-0 yenildi. 11 Nisan 2001'deki bu maçta kaleyi bekleyen zavallı adamın adı
Nicky Salapu idi.

Otomobiliyle sahaya girip kendisini oyundan atan hakemin üstüne süren futbolcu kimdir?
Carl Wood

Kaynağı belirsiz bir yerden 'şampiyonluk maçının ertelendiği' faksı alıp maça çıkmayan, böylelikle şampiyonluğu kaybeden takım hangisiydi?
VFB Leipzig

Hangi büyük futbolcu jübile maçında kendi kalesine gol attı?
Franz Beckenbauer

Schumacher'in boyun omurlarından birini kırdığı, çok sayıda dişini döktüğü Fransız oyuncu kimdir?
Patrick Battiston

Attığı golün sevincini yaşarken bacağını kıran futbolcu kimdir?
Celestine Babayaro

1994 ABD Dünya Futbol Şampiyonası'nın açılışında milli marş söylerken sakatlanan pop şarkıcısı kimdir?
John Secada

Oyuna girmeyi beklerken saha kenarında kırmızı kart gören oyuncu kimdir?
Mark van Bommel

Dünyanın en çok penaltı kaçıran futbolcusu kimdir?
Gerd Müller (63'te 16).

Kendi kalesine attığı golle "Ayın Golü" ödülünü kazanan oyuncu kimdir?
Helmut Winklhofer

Rakip taraftarın kafasına tekme sallayan futbolcu kimdir?
Eric Cantona

Avrupa Kupası maçında, galibiyet gölünü atmak üzere kaleye ilerleyen rakibini durdurmadığı için UEFA tarafından fair-play Ödülü alan futbolcu kim?
Alpay Özalan, 1996 Avrupa Şampiyonası'nda Hırvat oyuncu Vlaovic'i durdurmadığı için UEFA'dan fair-play Ödülü aldıysa da, memleketinde çürük yumurtayla karşılandı.

Posted in Etiketler: , 0 yorum Gönderen 1izlesene zaman: 08:32

 



İŞTE FİNAL KADROSU

Kaleciler:
Volkan Demirel (Fenerbahçe), Rüştü Rençber (Beşiktaş), Tolga Zengin (Trabzonspor)

Defans:
Sabri Sarıoğlu (Galatasaray), Gökhan Zan (Beşiktaş), Servet Çetin (Galatasaray), Emre Aşık (Ankaraspor), Hakan Balta (Galatasaray), Uğur Boral (Fenerbahçe), Emre Güngör (Galatasaray)

Orta Saha:
Mehmet Aurelio (Fenerbahçe), Mehmet Topal (Galatasaray), Emre Belözoğlu (N.United), Tümer Metin (Larisa), Ayhan Akman (Galatasaray) Hamit Altıntop (Bayern Münih), Arda Turan (Galatasaray),

Forvet:
Tuncay Şanlı (Middlesbrough), Colin Kazım (Fenerbahçe), Gökdeniz Karadeniz (Rubin Kazan), Nihat Kahveci (Villarreal), Semih Şentürk (Fenerbahçe), Mevlüt Erdinç (Sochaux)

Posted in Etiketler: , , , , , , 0 yorum Gönderen 1izlesene zaman: 04:35

 

İşte sezonun Altın 11'i!

(27 Mayıs 2008 Salı)



Jüri toplantısında, sezon boyunca belirlenen ayın altın, gümüş ve bronz adamları arasından ''Yılın 11 Altın Adamı'' seçildi.

Ayrıca, bugüne dek seçilen ayın yöneticileri, teknik direktörleri, hakemleri ve fotoğrafları arasından ''Yılın Altın Yöneticisi'', ''Yılın Altın Teknik Direktörü'', ''Yılın Altın Hakemi'' ve ''Yılın Fotoğrafı'' seçimi de yapıldı.

-SEZONUN ''ALTIN 11''İ-

Jürinin yaptığı oylama sonucunda Turkcell Süper Lig'de 2007-2008 sezonunun altın 11'i şöyle belirlendi.

Kaleci: Aykut Erçetin (Galatasaray)

Savunma: Abdurrahman Dereli (Sivasspor), Gökhan Gönül (Fenerbahçe), Servet Çetin (Galatasaray), Roberto Carlos (Fenerbahçe)

Orta Saha: Mehmet Topal (Galatasaray), Mehmet Aurelio (Fenerbahçe), Mehmet Topuz (Kayserispor), Arda Turan (Galatasaray)

Forvet: Semih Şentürk (Fenerbahçe), Ümit Karan (Galatasaray)

Ayrıca, Mecnun Otyakmaz (Sivasspor) ''Yılın Başarılı Yöneticisi'', Bülent Uygun (Sivasspor) ''Yılın Altın Antrenörü'', FIFA kokartlı hakem Fırat Aydınus da ''Yılın Altın Hakemi'' seçildi.

-YILIN EN CENTİLMEN TARAFTARI-
Jüri üyelerinden Fotospor Genel Yayın Koordinatörü Düşvar İyiiş tarafından, 6 Ağustos 2007-11 Mayıs 2008 tarihleri arasında oynanan Turkcell Super Lig'deki takımların taraftarları arasında yapılan araştırma sonucunda, Türkiye Futbol Federasyonu Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu'nun verdiği cezalar esas alınarak, ''Yılın En Centilmen Seyircileri'' Sivasspor ve Kayserispor taraftarı oldu.

-CEVAT GÜLER ÖDÜLLERİNİ ALDI-
Türk Kalp Vakfı ''11 Altın Adam'' yarışmasına Mayıs ayında ''Altın Antrenör'' seçilen Galatasaray Teknik Sorumlusu Cevat Güler'e ''Ayın Altın Teknik Direktörü'' şilt ve check-up kartını Türk Kalp Vakfı Başkanı Çetin Yıldırımakın tarafından verildi.

Yıldırımakın ayrıca, toplantının onur konukları, Beşiktaş Kulübü Divan Kurulu Başkanı Yalçın Karadeniz, Sivasspor Kulübü Başkanı Mecnun Otyakmaz, Beşiktaş Kulübü'nün eski yöneticisi İhsan Kalkavan ve Fenerbahçeli eski futbolcu Mustafa Güler'e de toplantıya katıldıkları için teşekkür plaketi ve check-up kartlarını takdim etti.

-AYIN VE YILIN FOTOĞRAFLARI ANADOLU AJANSI'NDAN-
Organizasyon kapsamında düzenlenen ayın ve yılın fotoğrafı yarışmasında Anadolu Ajansı (AA) foto muhabirleri birincilik ödülü aldı.
Nisan ayındaki Fenerbahçe-Chelsea maçında çekilen fotoğrafla AA İstanbul Bölge Müdürlüğü'nden Fotoğraf Servisi Şefi Oktay Çilesiz ''Ayın Futbol Fotoğrafı'' ödülünü, daha sonra, sezon boyunca seçilen fotoğraflar arasında yapılan ''Yılın Futbol Fotoğrafı Ödülü'nü ise Kasım-Aralık 2007 ayında Dünya Ampute Futbol Şampiyonası'nda Özbekistan-Türkiye arasında yapılan karşılaşmada çekilen fotoğrafla AA Antalya Bölge Müdürlüğü'nden foto muhabiri Okan Özer elde etti.

Posted in Etiketler: , , , 0 yorum Gönderen 1izlesene zaman: 11:40

 

Transfer sezonuna çok hızlı giren ve şu ana kadar birçok futbolcuyu kadrosuna katan Trabzonspor'un, Portekizin dünyaca ünlü yıldız futbolcusu Luis Figo'yu yaşı nedeniyle transfer etmediği ortaya çıktı.

DHA'nın haberine göre, Trabzonspor kulübüne, "2. 5 Milyon Euro'ya oynamaya hazırım" şeklinde faks geçen Portekizli yıldız futbolcu Luis Figo'nun yaşı nedeniyle transfer edilmediği ortaya çıktı. Genel Sayman Mahmut Aksu, günü kurtarmak yerine geleceğe yatırım yaptıklarını belirterek, "Figo'yu istesek, bu transfer hemen gerçekleşebilirdi" dedi.

 

FİGO'YA YAŞ ENGELİ
Gelecek sezon için kadrosunu genç ve gelecek vadeden futbolcular ile güçlendirmeye çalışan Trabzonspor'un, İnter Milan'la sözleşmesi bu yıl sona eren 36 yaşındaki Portekizli efsane futbolcu Luis Figo'yu yaşı nedeniyle transfer etmediği ortaya çıktı.

Dün akşam yerel bir televizyon kanalında yayınlanan spor programına katılan Trabzonspor Mali Saymanı Mahmut Aksu, sezonun sona ermesiyle birlikte Figo'nun menajerleri aracılığı ile kendilerine haber yolladığını belirterek, "Transfer çalışmalarına erken başladığımız için bir çok menajer bize futbolcu öneriyordu. Bir gün kulübe gelen faksta, Figo'nun menajerinin imzası bulunuyordu. Menajeri, bonservisi elinde olan Figo'ya yıllık 4. 5 Milyon Euro vermemiz halinde Trabzonspor'da oynayabileceğini söyledi.

Biz de bu fiyatı çok yüksek bulduğumuz için '2. 5 Milyon Euro'ya oynarsa alalım' şeklinde cevap yazdık. Yaklaşık yarım saat sonra gelen cevap faksında, 'Ödeme şartlarını konuşalım' yazıyordu. Bunun üzerine hemen Başkan Sadri Şener ve Asbaşkan Hayrettin Hacısalihoğlu ile temaslarda bulunduk.

Ancak, transfer politikamızı genç ve gelecek vadeden futbolcular üzerine kurduğumuz için bu transfer gerçekleşmedi. Eğer geleceğe yatırım yapmak yerine günü kurtarmayı tercih etseydik, bu transfer gerçekleşebilirdi. Figo'ya Katar'dan da teklifler vardı ancak o Avrupa'ya daha yakın diye Türkiye'yi seçmiş olabilir" dedi. Bu arada 2000 yılında UEFA tarafından Avrupa'da yılın futbolcusu, 2001 yılında ise FIFA tarafından dünyada yılın futbolcusu seçilen Figo'nun kariyerinde İspanya şampiyonluğu ve İtalya şampiyonluğunun yanı sıra Şampiyonlar Ligi Şampiyonluğu, Süper Kupa ve Kıtalararası Şampiyonluk da bulunuyor.

Posted in Etiketler: , , 0 yorum Gönderen 1izlesene zaman: 10:20

 

Futbolcular sadece yeşil sahalarda değil, bazen çok ilginç zamanlarda ve ilginç şekillerde de sakatlanabiliyor. Yeşil sahalarda yaşanan sakatlıklar tüm futbolseverler tarafından normal karşılanırken, saha dışındaki sakatlanmalar ise şaşırtmaya devam ediyor.

Ünlü futbolculardan kimi salata sosu kutusunu ayağına düşürerek, kimi televizyon kumandasına uzanırken, kimi de fazla video oyunu oynamaktan dolayı sakatlanarak takımlarını yalnız bırakmak zorunda kaldılar.

İngiltere merkezli bir internet sitesi, tarihin en ilginç futbolcu sakatlanmalarını listeledi. En ilginç 14 futbolcu sakatlanması olayının yer aldığı listenin ilk sırasında İngiltere Premier Ligi takımlarından Reading'te oynayan Leroy Lita'nın sakatlanması olayı yer alıyor.

İşte futbol tarihinin en ilginç sakatlanma olayları:

Leroy Lita (Reading): Uyandıktan sonra yatakta gerinirken sol bacağından sakatlandı.

Dave Beasant: 2003 yılında jübilesini yapan İngiliz kaleci, Chelsea, Nottingham Forest, Southhampton gibi birçok takımın formasını giymişti. Beasant, 1993 yılında ayağına salata sosu kutusunu düşürerek sakatlanmış ve 3 hafta sahalardan uzak kalmıştı.

David Seaman: 2004 yılında yeşil sahalara veda eden Arsenal'in efsanevi kalecisi Seaman, evinde televizyon seyrettiği esnada uzaktan kumandaya uzanmak isterken ayağını kırmıştı.

Rio Ferdinand: Leeds United'dan 18 milyon pounda Manchester United'a transfer olarak Premier Lig tarihinin en pahalı defans oyuncusu unvanını alan Ferdinand, televizyon izlerken ayaklarını sehpaya uzun süre koyması nedeniyle tendonunu incitmiş ve sakatlanmıştı.

Kasey Keller: 4 kez Dünya Kupasına katılan ABD'li kaleci, arabasından golf sopasını çıkardığı esnada sopaları dişine çarpmış ve ön dişlerinden birkaçını kırmıştı.

Robbie Keane: Tottenham Hotspur'de forvet olarak oynayan İrlandalı futbolcu, seks yaparken diz kapağından sakatlamış ve bir süre yeşil sahalardan uzak kalmıştı.

Darren Barnard: Bir dönem Chelsea'de de forma giyen Alman futbolcu, köpeğine çiş yaptırdıktan sonra yanlışlıkla onun üzerine basarak ayağı kaymış ve dizinden sakatlanarak takımını yalnız bırakmıştı.

Alan Wright: Aston Villa ve Blackburn Rovers'ın eski futbolcusu Alan Wright, bindiği Ferrari arabanın gaz pedalına basmaya çalışırken yine diz kapağından sakatlanmıştı.

Kevin Kyle: Halen İngiltere'nin Coventry Kulübü'nde forma giyen İskoç Kevin Kyle, küçük oğlunu beslemeye çalışırken kaynayan suyu testislerine dökerek ağır bir sakatlık geçirmişti. İngiltere'nin ünlü gazetesi Mirror, bu olayın ardından Kevin Kyle için ''Kaynamış toplar'' lakabını kullanmaya başlamıştı.

David James: İngiltere Premier Ligi takımlarından Portsmout'da kalecilik yapan James, bilgisayar oyunu oynadığı sırada joystik kullanırken baş parmağından sakatlanmış ve futbol tarihinin en ilginç sakatlanma olaylarından birine imza atmıştı.

David Batty: Leeds United'ın eski oyuncusu Batty, çocuğunun bindiği üç tekerlekli bisikletin ayağının üzerinden geçmesi sonucu sakatlanmış ve takımını bir süre yalnız bırakmıştı.
Steven Thompson: Halen Cardiff City'de forma giyen İskoçyalı forvet oyuncusu, bir tatil esnasında denizde bindiği muzdan düşerek kasığından sakatlanmıştı.

 

Gianluici Buffon: Euro 2000 öncesinde kamp yaptıkları otelin banyosunda düşerek başparmağını kırdığı için kaleyi Toldo'ya bıraktı.

Santiago Canizares: İspanya La Liga takımlarından Valencia'nın kalesini koruyan İspanyol kaleci, traş sonrası krem kutusunu ayağına düşürdükten sonra sakatlanmış ve 2002 Dünya Kupası'nda İspanya Milli Takımı'nın kalesini koruyamamıştı.

Posted in Etiketler: , , 3 yorum Gönderen 1izlesene zaman: 10:12

 













































































































2007



Norveç-Türkiye



1-2



2007



Yunanistan-Türkiye



1-4



2005



Türkiye-İsviçre



4-2



2003



Türkiye-Kolombiya



2-1



2003



Brezilya-Türkiye



2-2



2003



Türkiye-ABD



2-1



2002



G.Kore-Türkiye



2-3



2002



Türkiye-Senegal



1-0



2001



Türkiye-Avusturya



5-0



2000



Belçika-Türkiye



0-2



1998



Türkiye-Almanya



1-0



1997



Türkiye-Hollanda



1-0



1995



İsviçre-Türkiye



1-2



1995



Türkiye-İsveç



2-1



1994



Türkiye-İzlanda



5-0



1989



Türkiye-Avusturya



3-0



1970



Batı Almanya-Türkiye



1-1



1956



Türkiye-Macaristan



3-1



1954



İspanya-Türkiye



2-2



1954



Türkiye-İspanya



1-0



1951



Batı Almanya-Türkiye



1-2


Posted in Etiketler: , 0 yorum Gönderen 1izlesene zaman: 08:38

 

1999'da 3 milyon dolara transfer edilmişti. Geleceğin Hagi'siydi, şimdilerde 'Yeşil Kart'la tedavi olabiliyor... Alper Tezcan

Galatasaray'ın UEFA Kupası'nda oynadığı Bologna maçında bir dram yaşanıyor. 3 milyon dolar bonservis bedeli ödenerek transfer edilen Alper Tezcan'ın bu karşılaşmada ayağı kırılıyor. Sağ bek ve stoper oynayan 'geleceğin yıldızı' Alper o gün unutuluyor.

HİÇBİR DESTEK GÖRMEDİLER

Takvim Gazetesi'nin haberine göre Sarı-kırmızılı yöneticiler, bir 'Geçmiş olsun'dan sonra Alper'in yüzüne bakmaz oluyor. Ne Adnan Polat, ne Adnan Sezgin, ne Abdurrahim Albayrak arayıp sormuyor. Oğlunu Silivri'den büyük ümitlerle Galatasaray'a getiren baba Şinasi Tezcan, yönetimin ameliyat için "Yeşil kart al" bile dediğini söylüyor.

Bir baba, 2 oğlunu birden futbol aşkına Galatasaray'a verdi. Ve o çocuklardan biri büyüdü, 3 milyon dolar fiyat biçilen bir yıldız oldu. Ancak bir gün ayağı kırılınca kulüp, aileye 'yeşil kart' tavsiye etti! Baba ise haklı isyanını dile getirdi: Zor günümüzde kimse yok.

Tam parlayacakken sönen yıldızlardan birisi oldu Galatasaraylı futbolcu Alper... 12 yaşındayken, Silivri'den otobüslerle kardeşiyle birlikte Florya'nın yolunu tutuyordu. Tam 18 yıl bu böyle sürüp gitti. Baba Şinasi Tezcan, bir oğlunu 10, diğerini 12 yaşında Galatasaray'a teslim etmiş, yemeden, içmeden, evlatlarının iyi birer futbolcu olması için çabalıyordu.
MALINI SATTI

Çocuklar da onun yüzünü kara çıkartmadı. Küçük oğlu Fatih, genç takımda kaptanlık yaptı. Büyük oğlu Alper ise yetenekleriyle bir anda parladı. Galatasaray'ın UEFA kupasını kazanan efsane kadrosundaki bir yıldızdı. 19'undayken 'Hagi'nin veliahtı' denildi. Baba Şinasi Tezcan çocuklarını yetiştirmek için Silivri'deki arazisini, 2 dairesini ve bir dükkanını sattı ama oğlunun başarısı için bu durumu gururla karşıladı. Ta ki o talihsiz maça kadar...

11 AMELİYAT GEÇİRDİ

Galatasaray-Bologna karşılaşmasında Alper'in ayağı kırıldı... Ve genç yıldıza 3 milyon dolar fiyat biçen yöneticiler, "Geçmiş olsun" dileğinden sonra ortadan kayboldu. Tezcan ailesi acılarıyla baş başa kaldı. İlk ameliyatta yanında yer alan futbolcular da Alper'i yalnız bıraktı. Talihsiz genç, SSK hastanelerinde 11 ayrı ameliyat geçirdi. 2 yıl futboldan uzak kaldı. Son ameliyat, o dönemki Silivri Belediye Başkanı'nın yardımları ile yapıldı. Şimdi, tüm varlığını kaybetmiş ve yapayalnız...

"TEDAVİ MASRAFLARI İÇİN BOŞANMAYI DÜŞÜNDÜM"

Baba Şinasi Tezcan, oğlunun tedavi sürecinde kulübe giderek durumunu anlattığını belirtti. Kederli baba, daha sonra olanları şöyle özetledi: "Bir iki hafta geçtikten sonra beni kulüp doktorları ve sağlık kurulu başkanı aradı. Oğlumun tedavisini sürdürmem için yeşil kart çıkartmamı tavsiye etti. Ben bu sözleri anlayamamıştım! Ama çaresizdim. Gittim kaymakamlığa. O zaman Bağkur'dan bir sosyal güvencemiz vardı. Yetkililer, yeşil kart alabilmem için şartların oluşmadığını söyledi. Hatta o zaman bir görevli bana eşimden boşanırsam ancak alabileceğimi söyledi. Bunu bile düşündüm."

FATİH TERİM'E MESAJ

Galatasaray sevgisini içinden hiç çıkartmadığını belirten Alper Tezcan, babasının üzüntüsünü anladığını ama geleceğe bakmak gerektiğini söylüyor. Kaderinde bunu yaşamak olduğunu belirten Alper, "Demek ki benim Galatasaray'daki kısmetim bu kadarmış. O talihsiz olayı yaşamasaydım belki bugün çok farklı yerlerde olacaktım ama bir kere oldu. Ben şimdi geleceğe bakıyorum. Futbol oynamaya devam etmek istiyorum. Yeteneğim, kendime güvenim tam" diyor. Şu anda Burdurspor'da hem antrenörlük hem de futbolculuk yapan talihsiz yıldız, Fatih Terim'e büyük saygı duyuyor ve ekliyor: Fatih Hocam lütfen bana yardım et...

Posted in Etiketler: , , 0 yorum Gönderen 1izlesene zaman: 08:29

 

EURO 2008'in başlamasına kısa bir süre kala gruptaki rakiplerimiz hazırlıklarına tam gaz devam ediyor. Türkiye'nin de bulunduğu (A) Grubu'nda mücadele edecek olan Portekiz ve Çek Cumhuriyeti günde çift idman yaparak çalışıyor

Turnuvaya hazırlık kapsamında ilk hazırlık maçını bugün Litvanya ile yapacak olan Çek Cumhuriyeti, 30 Mayıs'ta İskoçya ile karşı karşıya gelecek.

Hazırlık çalışmalarına Portekiz'in Viseu kentinde sürdüren Portekiz ise tam kadro olarak çalışmalarına devam ediyor. 31 Mayıs'a kadar hazırlıklarını Viseu'da sürdürecek olan Portekiz, bu tarihte Fontelo Stadı'nda Gürcistan'a karşı son hazırlık maçını yapacak.

Portekiz Milli Takımı 1 Haziran'da finallerde kamp yeri olan İsviçre'nin Neuchatel kentine hareket edecek.EURO 2008'in ev sahiplerinden olan İsviçre ise çalışmalarına yoğun bir tempo ile devam ediyor. İlk hazırlık maçını Slovakya ile yapan ve karşılaşmadan 2-0'lık galibiyetle ayrılan İsviçre'de Alexander Frei'nin hafif sakatlığı sürüyor.

Posted in Etiketler: , , , , , 0 yorum Gönderen 1izlesene zaman: 06:54

 

Almanya’nın en iyisi Ribery

(26 Mayıs 2008 Pazartesi)

Bayern Münih’in lig şampiyonluğunda büyük katkısı olan Franck Ribery, Kicker’in düzenlediği ankette Bundesliga’nın en iyi oyuncusu seçildi…

268 futbolcunun bulunduğu ankette Kicker dergisi Frank Ribery’nin Bundesliga’da yılın oyuncusu olduğunu açıkladı. Oyların yüzde 57.8 ini kazanan Fransız oyuncu, yüzde 24.8 lik oy oranıyla ikinci sıradaki Luca Toni’nin açık ara önünde yer aldı.Werder Bremen’in vazgeçilmezlerinden Brezilyalı oyunkurucu Diego da oyların %8.5 ini alarak üçüncülüğe yerleşti.

25 yaşındaki Ribery, yaşadığı sakatlıklara rağmen Bayern’de oynadığı futbolla izleyenleri kendisine hayran bıraktı. Bayern, Ribery’nin de iyi oyunuyla hem Lig Şampiyonluğu’na hem de Almanya Kupası’na uzandı.

En iyi kaleci Adler

Bayer Leverkusenli kaleci Rene Adler en iyi kaleci oylamasında oyların yüzde 40.7sini alarak Almanya’nın en iyi kalecisi oldu. Bir dönem Fenerbahçe’ye gelen fakat bir maçlık performansına bakılıp ülkesine gönderilen Hanover 96’nın kalecisi Robert Enke de yüzde 21.1 gibi yüksek sayılabilecek oy oranıyla Bundesliga’nın en iyi ikinci kalecisi oldu. Bayern Münih’in kalecisi Oliver Kahn da yüzde 11.6 lık oy oranıyla üçüncü oldu. 

Hitzfeld yılın teknik adamı

Kicker dergisinin anketine göre Bayern Münih teknik direktör Ottmar Hitzfeld yüzde 32.9 luk oy oranıyla yılın antrenörü seçildi. Energie Cottbus’un teknik direktörü Bojan Prasnikar da kulübünün ligden düşmesini engelleyerek ikinciliğe oturdu. VfL Wolfsburg’un teknik direktörü Felix Magath da üçüncü oldu.

Posted in Etiketler: , , , , , , , , , 0 yorum Gönderen 1izlesene zaman: 12:15

 





Posted in Etiketler: , , 0 yorum Gönderen 1izlesene zaman: 11:38

 






VİDEOYU İNDİRMEK İÇİN TIKLA

Posted in Etiketler: , , 90 yorum Gönderen 1izlesene zaman: 04:27

 





Posted in Etiketler: , , 0 yorum Gönderen 1izlesene zaman: 04:23

 

'Yeni Essien' Ada yolunda

(25 Mayıs 2008 Pazar)

Avrupa futbolunun yükselen değerlerinden Ganalı ortasaha oyuncusu Anthony Annan öncelikli tercihinin İngiltere olacağını söyledi.


Yeni Essien olarak tanıtılan 21 yaşındaki oyuncu ile Blackburn, Bolton ve Middlesbrough ilgileniyor: "Menajerim benim için çalışıyor ve bu sezon Premier Lig'e gitmem için elinden geleni yapıyor. Benim de istediğim bu. Şu ana kadar Blackburn, Bolton ve Middlesbrough'dan teklif var. Ilk tercihim İngiltere ancak Fransa yada İspanya'yı da düşünebilirim"

Şu anda Norveç takımı IK Start'ta forma giyen Annan 2007 yılında Blackburn'da başarılı bir deneme haftası geçirmiş ancak prosedürler nedeniyle transfer edilememişti.


Posted in Etiketler: , , 0 yorum Gönderen 1izlesene zaman: 06:38

 

Dean Windass'ın tek golü Hull'un 104 yıllık tarihinde ilk defa Premierlig'e yükselmesini sağladı. .


Coca - Cola Championship playoff finalinde Bristol City'yi 1-0 mağlup eden Hull City böylece West Bromvich ve Stoke City'nin ardından bu sezon Premierlig'e yükselen üçüncü ve son takım oldu.

Wembley stadında oynanan karşılaşmayı 86.703 seyirci izledi.


Maçın tek golünü, karşılaşmanın 38. dakikasında, 39 yaşındaki Dean Windass kaydetti.


Posted in Etiketler: , , , , 0 yorum Gönderen 1izlesene zaman: 06:34

 

"Alex'i kontrol ederken zorlanmadım"

(21 Mayıs 2008 Çarşamba)

Linderoth'un sakatlığının ardından Galatasaray orta sahasının tüm yükünü taşıyarak şampiyonlukta büyük pay sahibi olan Mehmet Topal, Galatasaray TV'ye oldukça önemli açıklamalarda bulundu.

Galatasaray TV'ye yaptığı açıklamada, şampiyonluğu hak ettiklerini kaydeden Mehmet Topal şunları söyledi; "Sezon başından bu yana çok ciddi zorluklar çektik; 6 maç seyircisiz oynama cezası olsun, 6 hafta kala hocamızın istifa etmesi olsun... Ama biz bu engellerin hepsini aştık ve hak ettiğimiz sevinci yaşıyoruz. Şampiyonluktaki en büyük faktörler; biz öncelikle bir takım olmayı başardık. Her takımda illaki hatalar olur ama biz birbirimizin hatalarını görmek yerine birbirimizin açığını kapatmaya çalıştık. Kısacası takım olmayı başarabilmek en büyük faktör diyebiliriz. Basında çıkan haberler beni olumsuz yönde asla etkilemedi, arkadaşlarımı etkilediğini de sanmıyorum. Hocamız bize aniden istifa ettiğini açıkladığında biz şok olmuştuk ama sonuç itibariyle biz profesyonel oyuncularız ve bu zorlukları aşarak şampiyon olmayı başardık; bu da bize apayrı bir haz verdi."

Ankaraspor - Fenerbahçe maçı şampiyonluk getirdi

Konuşmasının devamında ligin kendince ligin kader maçının hangisi olduğunu değinen genç ön libero; "Ankaraspor-Fenerbahçe maçını Barış'la birlikte arkadaşımızın dükkanında izliyorduk. Fenerbahçe 2-1 öndeyken Kezman topun başına geldiğinde herkese 'Penaltıyı atamayacak ve maç 2-2 bitecek' demiştim, içime doğmuştu. Barış bana katılmamıştı 'Hiç sanmıyorum, 2-1 önde Fenerbahçe ve penaltı kullanacak bence kazanırlar' demişti. Penaltı kaçtıktan sonra 2-2 olunca oradaki bütün arkadaşlarım sevinçten benim üzerime atladılar. O anda işler lehimize gelişmeye başladı, rakibimiz puan kaybetti ve bizimle aynı puana geldi. Fenerbahçe'yi yendiğimiz takdirde lider olabilme imkanına sahip olduk," dedi.

Cevat Hoca'nın katkısı çok

Mehmet Topal, Antrenör Cevat Güler'in kendisine çok büyük katkı sağladığını ifade ederek, "Bence Galatasaray'a ilk transfer olduğum dönemde performansım gayet iyiydi, ancak daha sonra birkaç Şampiyonlar Ligi maçından sonra hocam beni yedek kulübesine oturttu. Sezon sonuna doğru tekrar forma giyme şansı elde ettim, ancak bu kez de Ümit Milli Takım kampında sakatlandım. Sezon başında yüzde 50'yle çalışabiliyordum ve 6 hafta kadar forma şansı bulamadım. Bu dönemde Cevat Güler'in bana çok katkısı oldu, benimle yakından ilgilendi ve bana özel programlar hazırladı. Kadroya giremediğim o periyotta aslında sakatlığımı atlatma imkanına sahip oldum; bu açıdan bakacak olursak belki de hayırlısı böyle oldu benim için. Cevat hocamız bu dönemde bana hep destek oldu, beni çok iyi çalıştırdı ve her zaman için oynamam gerektiğini söylüyordu. Tobias şanssız bir sakatlık geçirdi; Allah kimseye böyle bir sakatlık vermesin, bundan sonra forma şansı buldum ve başta ailemin de desteğiyle benden beklentileri karşılamaya başladım" diye konuştu."

Mecbur kalınca iğneyle oynadım


"Mecburiyetten dolayı sakat sakat sahaya çıkmak zorunda kaldığı maçlar olduğuna değinen Mehmet Topal, "Ayhan ağabey ve Tobias sakatlanınca benim alternatifim yoktu. O dönemde birçok kişi çok fedakarlıklar yapmak zorunda kaldık. 4-5 hafta iğneyle, ağrılarla oynamak zorunda kaldım. Takımın bana ihtiyacı vardı ve ben de bu durumun farkındaydım ama Allah korusun iğneyle oynadığımız için daha büyük sakatlık yaşama ihtimalimiz vardı ve dikkatli olmalıydık. Sonuçta bir sakatlık yaşamadık, biz burada her zaman için doğru ve dürüst bir şekilde çalıştık. Bu iyi niyetin karşılığında herhangi bir sakatlık yaşamadığımızı düşünüyorum. Oynayamadığım dönemde takımdaki ağabeylerim bana hep oynamam gerektiğini söyleyerek büyük destek verdiler. Ümit, Hakan ve Hasan ağabeylerim özellikle çok fazla destek verdiler bana; onlara da bir kez daha teşekkür ediyorum destekleri için," diyerek takım içindeki ruhu da gözler önüne serdi.

Kalli ve Özhan Canaydın'a saygı


Mehmet Topal, kazanılan şampiyonlukta Feldkamp'ın ve Özhan Canaydın'ın katkılarının unutulmaması gerektiğini söyleyerek, "Feldkamp hocamızın başımızda olduğu zamanlarda takım üzerinde olumlu yönde ciddi bir etkisi vardı; sonuçta kendisi de bu takımın kurulmasında büyük pay sahibi olan kişi. Hasta olduğu dönemlerde başımızda olamadığı dönemlerde konsantrasyon eksikliği yaşamış olabiliriz. Bence Özhan Başkanımız ve Feldkamp'ın da şampiyonluktaki paylarını unutmamalıyız; yeniden yapılanmada çok büyük paya sahip olan kişiler. Onların da bu şampiyonlukta büyük hakkı var," diye konuştu.

Alex'i kontrol etmek kolay

Fenerbahçe ile oynanan 3 maçta Alex'i kontrol ettiğini söyleyen Mehmet Topal, "Fenerbahçe'yle oynanan ve benim görev aldığım 3 maçta hocalarımız benden Alex'i durdurup, topun bizde olduğu anlarda takımı atağa kaldırmamı istediler. Ben de elimden geleni yaptım ve Alex'i kontrol ederken hiç zorlanmadım" dedi.

Hayalde Avrupa var, ama Aslan da olur


Mehmet Topal, kariyeriyle ilgili olraksa; "Ben Avrupa'nın en büyük kulüplerinden birinde forma giyiyorum ama tabii ki her futbolcu gibi benim de bir Avrupa'da oynama hayalim var. Tüm menajer ve antrenörlerin gözü Euro 2008 'de olacak. Sonuçta burası bir vitrin ve biz de görev alıp, iyi performans ortaya koyarsak bu kişilerin dikkatini çekebiliriz. Ben İspanya ve İngiltere liglerini çok seviyorum ve Avrupa'da oynamak istiyorum. İyi bir teklif gelirse ve camiamız da izin verirse transfer olmak isterim, ama kulübüm bana 10 yıl burada kalacaksın derse de terimin son damlasına kadar sarı-kırmızılı forma için aslanlar gibi savaşırım."

Posted in Etiketler: , , , 0 yorum Gönderen 1izlesene zaman: 10:52

 

 
Copyright 2005-2007. Hello Wiki designed by Fen, Blogger Templates by Blogcrowds.